BOP adıyla bilinen “Büyük Ortadoğu Projesi”nin gerçekte işaret ettiği hedefin “Büyük İsrail Projesi” olduğu görülecektir.

Condoleezza Rice’in 22 ülkenin sınırlarının değiştirilmesi hedefiyle sahaya sürdüğü “Vulcan” projesine Eşbaşkanlık edenlerin hangi emperyal plana hizmet etmekle mükellef olduğu anlaşılmalıdır.

Tarihin iktisadi anlamda en buhranlı döneminde olmasına rağmen Filistin topraklarını gözden çıkarmayan ve bütün parasal senaryoları red ederek Filistin’i korumayı görev sayan Osmanlı Devleti’ne rağmen Araplar ne yaptı dersiniz ?

Mekke emiri Şerif Hüseyin’le birlikte İngilizlerle ittifak kurarak Türkleri sırtından vurdular. Filistin Türk varlığından arındırıldıktan sonra planın 2. evresi işletildi ve Filistinliler topraklarını yahudilere sattılar.

Böylece İsrail sürekli büyürken, Filistin yok olma ve bu kadim topraklardan silinme noktasına geldi.

Günümüz koşullarında İsrail’den şikayetçi olanlar, yahudilerin akıllanmasını ve uslanmasını, hidayete ermesini beklemek yerine, Türk düşmanlığının kendilerini sürüklediği hazin sonu görmelidir.

Meseleyi salt inanç temelli bir bakışla çözümlemeye çalışanların ne büyük bir yanılgı içinde olduğu ortada.

Yani dinsel ve ruhani bir yaklaşımın başlı başına birleştirici bir özelliğinin olmadığı ve sorunu çözmekte yetersiz kaldığı bir realite. Eğer aksi olsaydı islam ülkeleri birleşir ve sorunu köktenci bir anlayışla çözerdi.

Demek ki, Arap milliyeti milletleşme serüvenini henüz tam anlamıyla tamamlayamamış, bunun yanında mezhepçilik gibi bir gayya kuyusunun derinliğinde bocalama yolunu kendine kanlı bir sınav olarak reva görmüş olacak ki, Filistin başta olmak üzere, Arap coğrafyası bu halde..

 

SÜRECEK