Hafta sonu yaşanan elektrik kesintilerinin üzerinden 3 gün geçmiş, Ak Parti İl Başkanı Fatih Muhaddis Fedaioğlu basın açıklaması yayımlamış.

Pazartesi günü yazdığım yazıda da belirtmiştim; vatandaş sıkıntıyı yaşarken bir açıklama bekler.

Sıkıntısını aktaracak bir makam arar.

Vatandaş elektrik kesintilerine isyan edip, sokağa döküldükten 3-4 gün sonra açıklama yapmak, gecikmiş bir eylemdir.

**

3-4 gün sonra yapılan açıklama, ya durum tespiti yapmak için olmalıdır ya da özür dilemek…

Ancak Sayın Fedaioğlu’nun açıklamasında bunu göremiyoruz.

Sayın Fedaioğlu, kesintiler sonrası hızlı refleks gösterildiğini belirtiyor.

3 gün içerisinde 61 trafoda güç artışı sağlanmış, şehirde arızalı trafo bulunmamaktaymış…

Bize bu açıklamayı, Enerjisa da yapmıştı zaten.

Fedaioğlu’nun açıklamasını okuyunca, “vatandaşlar neden sokağa döküldü?” diye sormadan edemiyor insan.

**

Sorumlu kişilerin yeri geldiğinde hatasını kabullenmesi, çözüm adına en büyük adımdır.

Sorunları görmezden gelen veya hafifletmeye yönelik söylemler ise bizi çözümden uzaklaştırır.

Şehri yönetenlerin şunu kabul etmesi gerekiyor;

Şehirde bu derece yüksek bir enerji tüketimi, öngörülememiştir ve bu sorunlar yaşanmıştır.

Sorun yaşandıktan sonra hızlı reaksiyon gösterilmesi önemli bir konudur. Ama bu, sorunun yaşandığı gerçeğini değiştirmez.

**

Göz ardı edilen bir noktaya dikkat çekeyim.

6 Şubat depreminin ardından doğalgaz kesintisi nedeniyle Gaziantepliler, ısınmak için elektrikli ısıtıcılara yönelmişti. O dönemde de yine aşırı bir enerji tüketimi oluşmuştu.

Yine bir çok mahallede trafolar yetersiz kalmış, elektrik kesintileri yaşanmıştı. Bugün bakıyorum o gün sıkıntı yaşayan mahalleler, yine sıkıntı yaşıyor.

Demek ki geçen bu kadar süre içerisinde bu trafolara hiç yatırım yapılmamış.

Böyle bir tespit sonrası, yaşananları öngörülemeyen tüketim artışı ile açıklayamayız.

Bu, sorumlu şirketin ödevini yapmadığı gerçeğine götürür bizi.

**

Tabii ki vatandaşı sakinleştirmek adına, sağduyuya yönelik açıklamalar yapılması gerekiyor.

Ama hataları samimi bir şekilde ortaya koymak, çok daha önemli.

Hatayı kabullenmek yerine, sorunu hafifletmeye yönelik açıklamalar sadece 1-2 sene götürür bizi.

İki sene sonra, bir açıklama metni daha yazmak, düşer yöneticilerimize…