Yaz gelince, hele bir de Temmuz-Ağustos sıcağını görünce, Gaziantep durağanlaşır, sakinleşir, dinginleşir... Gazeteci olarak bu mevsimler haber açısından da kısırdır, ölü geçer...

Bu yıl sıcaklar daha da feci. Son 50 yılın en sıcak günlerinden bahsedilse de, kent gündemi oldukça yoğun ve bizler açısından da haber bolluğu var.

Şehitkamil Belediyesi kaynaklı yerel siyasetteki hareketlilik, Gaziantep FK'nın sponsorluk durumları ve geçen hafta yazdığım baklavacılar meselesi, kent gündemini yoğun şekilde işgal etmiş durumda.

Şehitkamil Meclisi'nden başlayayım. Artık öyle bir hale geldi ki, her meclis bir öncekinden daha hareketli, tartışmalı, gergin. Hele bu ayki meclisler. Öyle tartışmalar yaşanıyor ki, artık hangi haberi geçeceğimize, neleri yazacağımıza biz bile yetişemiyoruz. Duyduklarımıza, gördüklerimize inanamıyoruz...

Seviye yerlerde. Ahlak, namus, aile, çocuklar üzerine gereksiz yeminler, beddualar, iddialar, dosyalar, hanımın bilezikleri falan filan...

Çok iyi biliyorum, o tartışma ortamında bulunmaktan zul duyan o kadar çok Meclis üyesi var ki... Oturmuşlar, ağlanacak hallerine gülerek olanları izliyorlar. Hatta, daha ötesini söyleyeyim, seviyenin bu kadar düşmesinden rahatsızlık duyup, bundan sonra çok gerekmedikçe Meclis'e katılmamayı düşünenler bile var. Haklılar mı, yüzde yüz haklılar. Çünkü, bu meclisten hizmet çıkmaz, bol bol kavga, döğüş, tartışma haberi çıkar o kadar.

Allah daha beterinden korusun diyeceğim de, 14 Ağustos sonrası görünen o ki, Şehitkamil meclisi için bugünler daha iyi günler gibi gözüküyor. Bugüne kadar Şehitkamil meclisi odaklı muhalefet, kavga, döğüş izliyorduk. Yeni haftadan itibaren, kent genelinde bambaşka bir siyasi iklim göreceğiz. Tartışma artık Şehitkamil'i aşıp, kentin tamamına yayılacak. Yeni siyasi iklimin ilk mesajını yarın sabah İl Başkanı Reis Reisoğlu ile Milletvekilleri Hasan Öztürkmen ve Melih Meriç verecekler. Duyumlarımıza göre, Genel Başkan Özgür Özel'den gelen gelen "Atış serbest" talimatı doğrultusunda, çok sert açıklamalar yapacaklar. 14 Ağustos ile birlikte de sert siyaset iklimi tavan yapacak.

Ben aylar önce, "Şehitkamil'in bu günlerı iyi günleri" demiştim. İnanın bugünler bile iyi günler. Geçin Şehitkamil'i, kent siyaseti için çok gergin günlere hazır olun.

Oysa, çözüm çok basitti. Bu Meclis'ten bir halt olmayacağı çok açık belliyken, 3-5 ay önce kararlı bir irade konulabilse, bambaşka bir hikayeden bahsediyor olabilirdik.

İnşallah ben yanılıyorumdur.

Gelelim baklavacıların durumlarına. Geçtiğimiz hafta, Gaziantep FK'nın süper ligde olmasından en fazla nemalanan baklavacıların, takıma bırakın sponsorluk desteğini, bir tepsi baklavayı bile gönderirken, altına fatura iliştirip gönderdiklerini yazmıştım. Yazımdan sadece 4 gün sonra olanları gördük. Gaziantep FK'nın kapısının önünden geçmeyen baklavacının, Galatasaray takımına özel isimli baklava ile fotoğrafları sosyal medyaya boy boy paylaşıldı.

Baklavacılar ile ilgili daha önemli mesele zam konusu. Antep Fıstığı'nın fiyatının 1800 bandına çıkması ile birlikte, baklavacılar klasik olduğu üzere, bunu hemen fırsata çevirdi ve zam konusunu dillendirmeye başladı. İlk kez isim vererek yazacağım. Çelebioğlu Baklava, zam meselesini gündeme getirince, bazı baklavacılar, "Fıstık bugün pahalı ama, hasat daha yeni başladı. Dün bir bugün iki. Biraz bekleyelim, fiyat otursun, ona göre değerlendirme yapalım" diye görüş belirtse de, Çelebioğlu Baklava zamma öncülük etti ve kimseye haber vermeden fiyatlarına yüzde 15 ile 20 oranında zam yapıp, uygulamaya başladı. Baklava ile ilgili daha önce de her zam kararında öncülük eden yine Çelebioğlu Baklavaydı, belirtmiş olayım...

Bir çok baklavacı bu zamma karşı çıksa da, yeni hafta ile birlikte, onlar da yeni zamlı tarifeden baklavalarını satmaya başlayacaklar.

Kentin en önemli markasını eleştirmeyelim diyoruz ama, onların yaptıkları da yeter yani. 2 bin TL'yi geçen baklava fiyatı mı olur Allah aşkına. Çelebioğlu Baklava, ortak karar alınmamış, fiyat belirlenmemişsen, kendi başına fiyat belirleyerek zammın öncülüğünü yapıyorsa, bunun bir karşılığı da olmalıdır diye düşünüyorum.

Tarim İl Müdürlüğü, Ticaret İl Müdürlüğü, vergi denetmenleri ve belediye zabıtaları, baklavacılara yönelik yoğun şekilde kutu, ambalaj, dara, hijyen, hasılat tespiti ve fahiş fiyat denetimi yapmalılar ki, akılları başlarına gelsin.

Eğer ki bu denetimler yapılmaz ise, kimse gidip de, küçük esnafa, bakkala, lokantaya yapılan denetimler ve cezalar üzerinde şov yapmasın. İşte o zaman derim ki, bırakın sineklerle uğraşmayı, gidin de bataklığı kurutun... Ve bunun takipçisi olacağım.

Bir iki kelam da yeni sezona başlayan Gaziantep FK üzerine edip, yazıyı tamamlayayım. Galatasaray maçından sonra kentte aşırı bir olumsuz hava gözlemliyorum. Rakip, senden 20 kat bütçeye ve kalite farkına sahip Galatasaray. Hakem de, Galatasaray'ın kadrolu Aslan'ı Ali Şansalan... Bu şartlara rağmen, 1. dakikada penaltın verilmeyip, 6. dakikada da olmayan penaltı ile mağlup duruma düşüyorsan, zaten o bütçe ve kalite farkını kapatman mümkün değil. Galatasaray maçı Gaziantep FK için ölçü değil, olamaza da. Konyaspor ve Gençlerbirliği maçlarını hele bir izleyelim, takımla ilgili daha sağlıklı değerlendirmeleri o zaman yaparız.

Özetle; kentte sıcaklık rekorları kırılırken, siyasette ve ekonomide de ısı giderek artıyor. Önümüzdeki günlerde hem mecliste hem de şehir genelinde çok daha sert tartışmalara, ekonomik olarak da daha can sıkıcı gelişmelere hazır olmakta fayda var. Umarım yanılırım; ama görünen o ki, Gaziantep’te hararet uzun süre düşmeyecek.