Gaziantep, yıllardır kendi yağında kavrulan, üretim gücüyle Türkiye’nin lokomotif şehirlerinden biri olarak anıldı. Ancak son aylarda yaşanan gelişmeler, bu güçlü yapının çatırdamaya başladığını gösteriyor. Sadece Ağustos ayında 22 firma ve yöneticisi hakkında konkordato kararı verilmesi, sanayi ve ticaret dünyamız için ciddi bir uyarı sinyali.
Konkordato kararı, çoğu zaman bir firmanın “nefes alma” talebidir. Ancak bu sayı hızla artıyorsa, bu artık bireysel bir mali sıkıntı değil; sistemsel bir sorun anlamına gelir. Hele ki Türkiye’nin en büyük organize sanayi bölgelerinden birine sahip Gaziantep’te bu kadar çok konkordato ilan ediliyorsa, işler göründüğünden daha ciddidir.
Gaziantep’in ticaret yapısı zincir halkalar gibidir. En üst kademedeki sanayici, alt yükleniciden esnafa kadar geniş bir ekosistemin merkezinde yer alır. Zincirin tepesindeki bir firmanın yaşadığı kriz, aşağıya doğru katlanarak büyür. Üstteki grip olursa, alttaki esnaf kanser olur. Bu yüzden her konkordato kararı, sadece bir firmanın değil, onlarca işçinin, tedarikçinin, hatta mahalle bakkalının da hayatına dokunur.
Peki, bu noktaya nasıl gelindi? Enerji maliyetleri, yüksek faiz, daralan iç piyasa, döviz kurlarındaki oynaklık, tahsilat sorunları… Liste uzayıp gidiyor. Ama asıl önemli olan, bu tabloya karşı yeterli tedbirlerin alınmaması. Ekonomi yönetimi, yerel yönetimler, sanayi ve ticaret odaları el ele vererek Gaziantep sanayisinin neden bu kadar sık konkordato ilan ettiğini derinlemesine araştırmalı.
Gaziantep, bugüne kadar krizleri fırsata çeviren bir şehir oldu. Ama bu kez durum farklı. Sektörün neredeyse her alanında “sıkıntılıyım” diyen bir kesim var. Bu yüzden hem üreticinin hem esnafın hem de tüketicinin kendine göre tedbir alması şart. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmak, harcamalarımızı ve yatırımlarımızı daha dikkatli planlamak zorundayız.
Unutmayalım, Gaziantep’in üretim gücü Türkiye’nin can damarlarından biridir. Bu damar tıkanırsa, sadece şehir değil, ülke ekonomisi de darbe alır. Şimdi, “bir şeyler yapma” zamanı. Yarın çok geç olabilir.
