Gaziantep’in yeni yerleşim alanlarından biri olarak inşa edilen Güneyşehir Mahallesi, sakinlerinin ifadesiyle adeta “kaderine terk edilmiş” durumda. Göç, deprem, yetersiz altyapı ve sosyal hizmet eksikliği birleşince, mahalle halkı hem şehirden hem de temel ihtiyaçlardan uzak bir yaşam sürmek zorunda kaldıklarını söylüyor.
Göç ve Depremin Yükü Yaşam Şartları Daha da Zorlaştı
Gaziantep, sanayi şehri olması ve Suriye sınırına yakınlığı nedeniyle uzun süredir göç alan bir merkez. 2011’de başlayan Suriye iç savaşı sonrası yoğun göç alan kent, 6 Şubat 2023’teki deprem felaketiyle birlikte barınma krizinin ortasında kaldı. TOKİ ve belediyelerin yaptığı konutlar soruna kısmen çözüm sağlasa da Güneyşehir Mahallesi örneğinde olduğu gibi, şehrin çok dışında inşa edilen konutlar, temel ihtiyaçların karşılanmadığı, ulaşımın zor olduğu bir yaşam alanına dönüştü.
Mahalle sakinleri bu durumu şu sözlerle dile getiriyor:
“İnsanca yaşamak istiyoruz.”
Ulaşım Çilesi “Cumhurbaşkanı Gitti Hizmet Bitti”
Güneyşehir’de ulaşımın en büyük sıkıntılardan biri olduğunu belirten vatandaşlar, “Güneyşehir Mahallesi’nden sadece Üniversite Meydanı’na giden bir otobüs var. Şehir merkezine ulaşmak için en az iki vasıta gerekiyor. Bu hem zaman kaybı hem de maddi külfet. Mesaiye yetişemediğimiz için işten çıkarılan çok kişi var. Evlerimizi taşımak zorunda kalıyoruz ama kiraya da veremiyoruz, çünkü aynı sorunu kiracılar da yaşamak istemiyor.” sözleriyle tepki gösteriyor.
Otobüs güzergâhının da Cumhurbaşkanı ziyareti sonrası geri çekildiğini öne süren mahalle sakinleri, “Belediyenin otobüsü önce dördüncü etaba kadar geliyordu. Cumhurbaşkanı geldiğinde yedinci etabın başladığı yere kadar uzatıldı ama daha sonrasında ne kadar şikâyet edilse de güzergâh yine kısaldı. Burada sadece arabası olanlar oturmuyor; yaşlısı, kadını, çocuğu var. Otobüs şoförü anlayışlıysa yokuşa kadar götürüyor yoksa insanlar yedinci etapta perişan oluyor.” diyerek yaşadıkları mağduriyeti anlattı.
Temel Gıdaya Erişim “Bir ekmek için dağları aşıyoruz”
Bölgedeki en temel ihtiyaçlardan biri olan ekmeğe ulaşmak bile büyük çile. Mahalle sakinleri, “Yaşlı insanlar ekmek almak için yazın sıcağında, kışın yağmurunda 2 ile 2,2 kilometre yürümek zorunda. Somun fırınına git gel 4 kilometre, pide fırınına ise 4,4 kilometre. Yaşlı bir insan, bir çocuk günde iki defa bu yolu yürüyebilir mi? Market yok denecek kadar az, olanlarda da fiyatlar şehir merkezinden daha yüksek. Hem maddi hem manevi olarak zorlanıyoruz.” diyerek yaşadıkları güçlüğü aktarıyor.
Güvensizlik ve Sağlık Sorunları: “Çocuklarımız ıssız yollarda”
Mahallede yaşayan kadınlar, güvenlikten ve sağlık hizmeti eksikliğinden yakınıyor:
“Yollar çok ıssız. Eşlerimiz çalıştığı için evin alışverişi bize kalıyor. Çocuklarımızı bu yollarda markete göndermeye korkuyoruz. Hastaneye gitmek için tek bir otobüs var, gece acil bir durumda ne yapabiliriz? Ambulansın gelmesi 30 dakika sürüyor. Kronik hastalar, yaşlılar var ama sağlık ocağı, ambulans noktası yok. Taksi çağırsak dünyanın parasını istiyorlar. Bu ıssızlıkta kime güveneceğiz?”
Aidatlar Var, Hizmet Yok
Site aidatlarının da yüksek olduğunu belirten mahalleli, “Aidatlar şehir merkezindeki sitelerle aynı, 850-950 lira arası. Temizlik ayda bir kez zorla yapılıyor, güvenlik yok, ağaçlar sulanmıyor. Boş dairelerden bile aidat alınıyor. Bu para nereye gidiyor?” diye soruyor.
Ateşle Temizlik ve Taşıma Doğalgaz
Temizlik anlayışının ilkel olduğunu söyleyen mahalle sakinleri, “TOKİ Güneyşehir İkinci Etap’ta bahçede ateş yakarak temizlik yapılıyor. Duman evlerin içine giriyor. Yangınların bu kadar tehlikeli olduğu bir dönemde böyle bir temizlik hangi ülkede var?” ifadeleriyle tepki gösterdi.
Enerji ve ısınma sorunlarının da bitmediğini belirten halk, “Merkezi ısınma sistemi ile ısıtılan evlere taşıma doğalgaz veriliyor. Kışın doğalgaz kesiliyor, çocuklu aileler zor durumda kalıyor. Elektrik sık sık kesiliyor. Daha hak sahiplerinin tamamı yerleşmeden bu sorunlar yaşanıyorsa, evler dolduğunda ne olacak?” diye soruyor.
“Bedava Değil, Alın Terimizle Aldık”
Sakinler, “Ödemeler sabit olacak dendi, altı ayda bir değişiyor. Buna rağmen hizmet yok. Sosyal alan yok, temel ihtiyaçları bile karşılayamıyoruz. Bu yüzden birçok hak sahibi evlerine gelmiyor, gelenler tekrar şehir merkezine dönüyor. Evleri kiraya vermek çok zor.” diyor.
Yalnızlaştırılmış Bir Mahalle
Mahallede yaşayanlar, bu şartlar altında sosyal hayatlarının da bittiğini söylüyor:
“Akrabalarımız, arkadaşlarımız gelemiyor, biz gidemiyoruz. Yalnızlaştık. Onkoloji ile Güneyşehir arası 19,4 kilometre. Parsellenebilecek alanlar varken neden bu kadar uzak bir yere yerleştirildik? Neden temel ihtiyaçlarımız görmezden gelindi?”
Güneyşehir Mahallesi sakinleri, yaşadıkları tüm bu sorunların çözülmesi için yetkililerden acil adım bekliyor.