Gaziantep sıcak bir hafta sonu geçirdi. Kavurucu sıcaklar Gaziantep’i alt üst etti.
Elektrik ve su tüketiminin arttığı şu günlerde yaşanan kesintiler, insanları isyan noktasına getirdi. Şehrin her tarafından elektrik kesintileri ile ilgili şikayetler alıyoruz.
Bizler gazeteci olarak bu kadar telefon alıyorsak, şehri yönetenlerin işi gerçekten zor.
**
Yaşanan sıkıntı ile ilgili siyasetçilerden Enerjisa’ya ciddi bir tepki var. Herkes altyapı sıkıntısı ve yapılmayan yatırımların bugün yaşananların ana sebebi olduğunu dile getiriyorlar.
Siyasetçilere sormak lazım;
Tek suçlu Enerjisa mı?
Bu yatırımlar yapılmadıysa, sizler neredeydiniz?
İki, üç ayda bir bizim siyasetçilerin Enerji Bakanı Yardımcısı Tancan ile ziyaret fotoğraflarını sosyal medya paylaşımlarında görürüz. Sayın Tancan’ın yanına sadece kahve içmeye gidiyorlarmış.
Dile getirdiğiniz bu eleştirileri, tespitleri neden zamanında yapmadınız?
**
Bir meslektaşım bu sorunda Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’i ayırmış. “Tek başına bir yere kadar” diyor.
Bana göre bu yaşananlardan öncelikle sorumlu olanlar şehrin belediye başkanları ve şehrin idarecileridir.
Düzbağ Barajı ile ilgili Fatma Şahin’i alkışlıyorsak, TCDD protokolü ile başlatılan banliyö seferleri için Sayın Şahin’e teşekkür ediyorsak, bugün de Enerjisa’nın eksik yatırımları ile ilgili sayın Şahin’den bir açıklama beklememiz doğru değil mi?
Ancak köşemi yazdığım saat 21:00’e kadar ne Büyükşehir Belediyesi’nin, ne Fatma Şahin’in hesaplarından kesintilerle ilgili bir açıklama göremedik. Mehmet Tahmazoğlu ve Umut Yılmaz’ın hesapları da aynı şekilde sessiz.
Hemen her konuda paylaşım yapan belediye başkanları sessizliğe bürünmüş durumda.
Gaziantep Valiliği’nden yaşanan protesto eylemleri ile ilgili açıklama bile gelmedi.
Sadece bu hesapları takip etseniz, Gaziantep’te bir sorun yok diyeceksiniz.
**
Enerjisa’nın Gaziantep yatırımları yetersiz kalmıştır.
Ancak bu şehri yönetenler de Gaziantep’in sağlıksız büyümesine sessiz kalmışlardır.
Suriyeliler plansız bir şekilde şehre yerleştirildiğinde, bunun sonucunun enerji sorunu olarak, su sorunu olarak, konut sorunu olarak, trafik sorunu olarak bize döneceğini defalarca dile getirdik.
10 yıllık, 20 yıllık planlamadan daha hızlı büyüdük, sağlıksız büyüdük. Bugün kapasiteler büyüyen şehir nüfusuna yetmiyor.
O gün şehre bu kadar nüfusun yerleştirilmesini Ensar’lık ile savunanlar, bugün Enerjisa üzerinden günah çıkarıyorlar.
Daha 15 gün önce Elektrik Mühendisleri Odası, mevcut binaların elektrik projelerinin artan klima ve elektrikli araç yükü ile tehlike arz ettiğini açıkladı. Projelerin tekrar güncellenmesi gerektiği konusunda uyarıda bulundu.
Ancak belediyelerimiz, teknik odaların uyarılarını kulak arkası edip, muhtarların taleplerine göre proje üretmeyi uygun gördüler.
Çünkü muhtarın talebi oy demekti.
**
Ne yazık ki plansızlığımızın sonuçlarını bu hafta sonu acı şekilde yaşadık.
Hala elektriklerinin kesik olduğunu ve şikayet edecek kimse bulamayınca, bizi aradıklarını söyleyen vatandaş telefonları alıyoruz.
Bizler dinliyoruz sadece, elden bir şey gelmiyor.
Muhtar değiliz ki talebimiz dinlensin.
Onlar adına yapabileceğimiz tek şey, yetkililere seslenmek;
“En azından bir açıklama yapın!”