Şehitkamil Belediye Meclisi’nin Eylül ayı toplantısında, Belediye Başkanı Umut Yılmaz ile CHP’li meclis üyeleri arasında tansiyon yükseldi. Başkan Umut Yılmaz ile meclis üyesi Ersin Atar arasındaki tartışma toplantıya damga vurdu.
“Malum Şahıs” Tartışması
Toplantıda CHP’li meclis üyesi Ersin Atar, Başkan Umut Yılmaz’ın kendisine yönelik “malum şahıs” ifadesini kullandığını belirterek tepki gösterdi. Atar, “Geçen meclis toplantısında yoktum. Ancak Sayın Başkan’ın bazı ifadeleri tutanaklara geçmiş. Sayın Başkan, siz burada ‘malum şahıs’ ifadesini kullandınız. Ben malum şahıs değilim. Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin helal oylarıyla seçilmiş birinci sıra belediye meclis üyesiyim. Siz bana ‘malum şahıs’ derseniz, ben de buna itiraz ederim. Bu ifade ne bana ne de bu meclise yakışır. Ben şimdi dönek Umut desem bu bana yakışır mı?” dedi.
Toplantı sırasında Atar’a sert tepki gösteren Yılmaz, “Sizi uyarıyorum, meclis başkanına ifadelerinize dikkat edin. Aksi takdirde sizi ikinci kez uyarırım, ardından meclisten çıkarmak zorunda kalırım. Meclis başkanına ve üyelere saygılı olacaksınız” dedi.
Her Meclisi Geriyorsunuz
Atar ise daha önceki oturumlara atıfta bulunarak, “Meclis üyemiz Songül Yalçın’a ‘ucuz şov’ dediniz ve ardından meclisten atmakla tehdit ettiniz. O halde pahalı şov yapın. Bu ifadeler Şehitkamil Belediye Başkanına yakışmıyor.” sözleriyle karşılık verdi.
Yılmaz ise Atar’ın çıkışına, “Ben neyin yakıştığını size mi soracağım? Sizden ahlak ya da edep dersi mi alacağım?” ifadeleriyle yanıt verdi. Bunun üzerine Atar, “Her meclisi geriyorsunuz Sayın Başkanım, her meclisi” diyerek tartışmayı sürdürdü.
Polemik Büyüdü
Şehitkamil Belediye Meclisi’ndeki tartışmalara bu kez AK Parti Şehitkamil Meclis Grup Başkanı Mehmet Haz da katıldı. Haz, “AK Parti belediyeciliği demek sosyal tesis demektir, tiyatro salonu demektir, kültür merkezi demektir, yol demektir. Halkın yanında olmak, sosyal belediyecilik yapmak, halkın derdiyle dertlenmek ve halkın mutluluğuyla mutlu olmak demektir” sözleriyle AK Parti belediyeciliğini savundu.
Yesinler Sizin Belediyeciliğinizi
Haz’ın açıklamalarına CHP Şehitkamil Meclis Üyesi ve Grup Sözcüsü Mehmet Sucu’dan sert yanıt geldi. Sucu, “Ben 2019-2024 yılları arasında meclis üyesiydim, grup başkanvekiliydim. 2024 seçimlerinde Şehitkamil halkı AK Parti belediyeciliğinin hesabını sordu ve 135 bin 591 helal oyla Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidara getirdi. AK Parti’de de örnekler var; İstanbul Gaziosmanpaşa, Antalya Serik… Orada ne yaptığınızı, görevden almalarla yerine adam getirmenizi halk gördü. CHP’li belediyeler hiçbir zaman hak etmediği koltuğa oturmamıştır. Buraya çıkmış AK Parti yöneticiliği anlatıyorsunuz. Yesinler sizin AK Parti belediyeciliğinizi! Ne AK Parti belediyeciliği? Siz ne yaptınız Gaziosmanpaşa’da? Ne yaptınız, Şehitkamil’i değiştirerek?” ifadelerini kullandı.
AK Parti İcraat Yapar
Haz ise yeniden söz alarak, “Belediye başkanları hakkında adli soruşturmalar başlatılmış olabilir ama AK Parti icraat yapar, siz de söz kesersiniz. Geçmişte belediye başkanımız kendi partiniz hakkında bazı yorumlarda bulunmuş olabilir, fakat yanlış yerde durduğunu görmüş, bugün doğru yolu bulmuş ve ‘AK Parti belediye başkanı olarak bu şehre hizmet edeceğim’ demiştir. Biz de başımızın üstünde tutarız” dedi.
Haz ayrıca, toplantılarda basın dışında kimsenin bulunmaması gerektiğini belirterek, “Özellikle korumalar olmasın. Biz kendi başkanımızı da koruruz, grubumuzu da koruruz. CHP de kendi grubunu korur. Bu salondaki 45 meclis üyesi kendi çıkarını ve menfaatini koruyacak güce sahiptir” ifadelerini kullandı.
Halk Doğru Adresi Unutmaz
Umut Yılmaz'ın AK Parti binasında yaptığı konuşmada “Tankların namluları Cumhurbaşkanımızın şakağına dayandığında dedi ki; gelecekleri varsa görecekleri vardır." sözlerine tepki gösteren CHP Şehitkamil Belediye Meclis Üyesi Seda Sevinçer, “Tarih 1920… Anadolu işgal altında, millet karanlık günler yaşıyor. Ama bir adam var: Gazi Mustafa Kemal Atatürk. O gün düşmana meydan okuyarak şu sözleri söylüyor: “Gelecekleri varsa, görecekleri de vardır.” Bu cümle korkuyla değil, cesaretle yazılmıştır. Çünkü o söz Atatürk’ün imzasını taşır.
Gelelim bugüne… Belediye Başkanımız, AK Parti binasında yaptığı konuşmada aynen şöyle diyor: “Tankların namluları Cumhurbaşkanımızın şakağına dayandığında dedi ki; gelecekleri varsa görecekleri vardır. Bu Cumhurbaşkanımızın davasıdır, biz de bu davanın efendiyiz.”
Sayın Başkan, belli ki sizde tarihler biraz karışıyor. Biz size küçük bir hatırlatma yapmak istiyoruz:
“Yurtta sulh, cihanda sulh” Atatürk imzası taşır.
“Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir” Atatürk imzası taşır.
“Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” Atatürk imzası taşır.
Ve elbette “Gelecekleri varsa, görecekleri vardır” da Atatürk imzası taşır.
Yani anlayacağınız Sayın Başkan; Atatürk’ün sözleri için “ödünç verme servisi” yoktur. Bu cümleyi alıp, “biraz da biz kullanalım, altına farklı imzalar atalım” diye bir uygulama söz konusu olamaz. Atatürk’ün notu birdir; sayfa çevirdikçe altından başka isimler çıkmaz.
Buradan AK Parti grubuna da sesleniyorum: Ne olur, biraz tarih bilgisi paylaşın başkanımızla. Yoksa bu gidişle Atatürk’ün bütün vecizeleri yanlış adreslere teslim olacak gibi görünüyor. Bu bizim için endişe vericidir.
Bugün halkın tercihi Cumhuriyet Halk Partisi olduğu halde, parti değiştiren bir başkanı halk, egemenliğe karşı işlenmiş etik bir suç olarak görmektedir. Tarih sizi de, bizi de yazacaktır. Ama bilin ki bu millet doğru adresi unutmaz. Çünkü Atatürk’ün imzası milletin kalbine kazınmıştır. O imza başka bir kalemle silinemez, başka bir mürekkeple değiştirilemez. Ve işte bu yüzden sözlerimi Atatürk’ün ölümsüz bir cümlesiyle bitiriyorum:
“Geldikleri gibi giderler.” ifadelerine yer verdi.
