Kamu yönetimi ve yatırımları açısından Gaziantep’in yıllardır en önemli sorunu nedir diye sorsak, herhalde birçoğumuzun vereceği cevap “sağlık” olacaktır. Öyle ki, yıllardır sağlıkla ilgili kamu yatırımlarının yeterli düzeyde olmaması ve daha da önemlisi, sağlıktaki liyakatsiz kadro meselesi hep tartışılagelmiştir.
Bu nedenle olsa gerek, yıllarca sürekli değişen sağlık müdürleri gördük. Her atama, her kadro değişimi, kent kamuoyunda sürekli tartışma konusu oldu.
Şehir Hastanesi’nin temelinin atılıp açılmasına kadar geçen 12 yıllık süre, aslında Gaziantep’in sağlık alanındaki durumunun en açık göstergesi oldu.
Son günlerde Gaziantep, sağlık konusunda yine gündemde. Konu; başhekimlik ve idari birimlerdeki kadro değişimi. Yıllardır beklenen büyük çaplı değişiklik nihayet yapıldı. Ancak şehirde adeta kızılca kıyamet koptu.
Önce MHP Gaziantep Milletvekili Sermet Atay, ardından CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, özellikle İl Sağlık Müdürü Dr. Beytullah Şahin’i hedef alarak atamalara sert tepki gösterdi. Aslında her iki vekilin yalnızca Beytullah Şahin’e değil, isim vermeden AK Parti Gaziantep milletvekillerine de eleştiri yönelttiği ortadaydı.
Gelelim benim söyleyeceklerime… Eğri oturup doğru konuşalım: Gaziantep, yıllardır sağlıkta liyakattan çok, “arkası güçlü olanların”, kendilerine siyasi destek sağlayanların ve yıllar içinde camiada kadrolaşan isimlerin yönettiği bir şehir oldu. Bu yapının sonucu olarak da sağlıktaki birçok sorun adeta kangrene dönüştü.
Bir örnekle açıklayayım: Gaziantep, uzun süre kamu hastanelerinden ziyade özel hastanelerin hüküm sürdüğü bir şehir olarak öne çıktı. Kamu hastanelerindeki yetersiz yatak sayısı, yoğun bakım eksikliği ve poliklinik yetersizlikleri nedeniyle vatandaşlar özel hastaneleri tercih etmek zorunda kaldı. Ancak Şehir Hastanesi’nin açılmasıyla bu durum yavaş yavaş tersine dönmeye başladı. Son bir yıl içinde, özel hastanelerden kamu hastanelerine %50’ye yakın bir hasta kayışı oldu.
Yakın zamanda açılacak olan 25 Aralık Devlet Hastanesi’nin ek hizmet binası, Kadın Doğum Hastanesi’nin ek binası, temel atımı yaklaşan Ersin Arslan Hastanesi’nin yeni binası ve Beykent bölgesine yapılacak hastane ile birlikte kamunun bu alandaki payı daha da artacak. İlçelere yapılan yatırımları ise burada saymıyorum bile.
Tüm bu olumlu gelişmeler yaşanırken, bir anda gerçekleşen kadro değişimleriyle yaşanan tepkilere bir de bu açıdan bakmak gerek.
Özellikle başhekim değişiklikleri en çok konuşulan konu oldu. 15-20 yıldır aynı görevde kalan bazı yöneticilerin yerine yeni isimlerin getirilmesi kadar doğal ne olabilir? Kurumların dinamizmi, değişimle ve tazelenmeyle mümkündür.
Tabi bu manada tepkilerin ana odağı olan Ersin Arslan Hastanesi Başhekimi Prof.Dr. Serdar Türköen’in görevden alınmasını ben de anlayamadım. Serdar hoca kariyeri ile bir kaç yıl önce geldiği bu görevi sürdürebilirdi.
Bu bağlamda yapılan atama ve kadro değişimlerini, yıllardır süregelen kadrolaşmanın son bulması yönünde atılmış bir adım olarak değerlendirmek gerekir. Gaziantep, sağlıkta yeni yatırımlarla önemli bir mesafe kat etmişken ve yeni bir yola girilmişken, bu yolun genç, dinamik ve heyecanlı kadrolarla yürünmesi de kaçınılmazdı.
Sağlık gibi hayati bir alanda atılan her adım elbette dikkatle takip edilmeli, tartışılmalı. Ancak tartışmaların odağı kişilerden çok, sistemin kendisi olmalı. Gaziantep, yıllar sonra sağlıkta ciddi yatırımlar alırken ve kamu hizmetleri güçlenirken; liyakatli, çalışkan ve çözüm odaklı kadrolarla bu sürecin desteklenmesi, siyasetin de bu süreci kişisel çıkarlar yerine kamu yararı temelinde değerlendirmesi gerekir. Değişim sancılıdır ama bazen gereklidir. Gaziantep’in sağlıkta gerçek bir dönüşüm yaşaması, bu değişimi doğru okuyup ona göre pozisyon almakla mümkündür.