Gaziantep'te misafire sunulan ikramlar, sohbet ritüelleri ve komşuluk ilişkileri nesiller boyunca korunarak bugün hem günlük hayatta hem de turizm deneyiminde “Gaziantep usulü ağırlama” olarak adından söz ettiriyor. Bu gelenek, Gaziantep'in UNESCO tarafından Yaratıcı Şehirler Ağı – Gastronomi alanında tanınmasının arkasındaki sosyo-kültürel altyapıyı da güçlendiriyor .

Özenli Sofralar İlk Adım Olarak Öne Çıkar

Gaziantep’te misafir ağırlama genellikle özenli bir sofra kurma biçimiyle başlar. Ev sahipleri; baklava, lokum, katmer gibi tatlıların yanı sıra kahve, çay ve yöresel şerbetleri misafire ikram eder; “tatlı yiyelim, tatlı konuşalım” adeti hâlâ canlıdır. Devlet kurumlarının ve kültürel çalışmaların da işaret ettiği üzere bu tür ikramlar, Türk misafirperverliğinin somut örneklerinden biri olarak kayda geçiyor.

Kapıdan Uğurlamaya Kadar Uzanan Nezaket

Gaziantep evlerinde misafirlik sadece yemek ikramıyla sınırlı değildir: kapı karşılama, içeri alıştırma, uzun sohbetler, misafirin evden kalkması sırasında kapıya kadar uğurlanma gibi nazik davranışlar kültürel normlar arasındadır. Konukların rahat etmesi için hazırlanan özel misafir odaları, kilerde saklanan ev yapımı ürünler ve sofraya konulan çeşitliliğin arka planında kuşaklar boyunca aktarılan bir toplumsal kod bulunur. Bu pratikler, kentin sosyal dokusunun parçası olarak kaynaklarda sıkça vurgulanıyor.

Gaziantep’in Gastronomi Odaklı Kimliği, Ekonomik Yapısına Yansıyor

Gaziantep’in gastronomi odaklı kimliği, kentin ekonomik yapısına da yansıyor: UNESCO verilerine göre Gaziantep, yaratıcı şehirler ağına girdiği alanda güçlü bir gastronomi tabanına sahip; nüfus ve ekonomi içindeki gıda sektörü payı kent kimliğinin merkezinde bulunuyor. Bu durum, turistlerin “yerel ev deneyimi” ve gastronomi turizmi arayışında Gaziantep’i tercih etmesine katkı sağlıyor. Ayrıca Zeugma Mozaik Müzesi gibi kültürel çekim merkezlerinin ziyaretçi sayısındaki artış, kente gelen turistlerin yerel yaşamı daha yakından deneyimleme isteğini de besliyor—örneğin 2025 yılının ilk sekiz ayında müzeyi yaklaşık 400 bin kişi ziyaret etti.

Geleneklerin Korunması İçin Çaba Gösteriliyor

Kentleşme, göç ve modern yaşam tarzları misafirperverlik pratiğinde bazı değişikliklere yol açsa da, Gaziantep’te gelenekleri canlı tutmaya yönelik çeşitli sivil toplum çalışmaları, belediye projeleri ve kültürel etkinlikler yürütülüyor. Restorasyon ve “kültür sokağı” projeleri, hem tarihî dokunun korunmasını hem de yerel halkın geçmişle bağını güçlendirmeyi amaçlıyor; bu çabalar, geleneksel misafir ağırlama biçimlerinin turizm ve kent kimliği içinde görünür kalmasına yardımcı oluyor.

Nesilden Nesile Gelenekler Aktarılıyor

Gaziantep’te misafirperverliği, aile içi eğitimle ve toplumsal ritüellerle nesilden nesile aktarılıyor. Büyüklerin anıları, evlerde uygulanan geleneksel hazırlıklar (ev yapımı reçeller, kış hazırlıkları için kurutma işleri, kiler kültürü) ve mahalle dayanışması, bugün hâlâ birçok hanede canlı bir şekilde sürdürülüyor.

Gaziantep'te Tarihi Konaklar Turizmin Gözdesi
Gaziantep'te Tarihi Konaklar Turizmin Gözdesi
İçeriği Görüntüle

Kaynak: Haber Merkezi