Gaziantep Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen “Ajans Haberciliği” semineri, Eğitim Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Seminere, İhlas Haber Ajansı Bölge Müdürü Ahmet Orhan Akın, Anadolu Ajansı Bölge Müdürü Kerem Kocalar, Demirören Haber Ajansı Bölge Müdürü Hasan Kırmızıtaş konuşmacı olarak katıldı. Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen seminerin moderatörlüğünü Prof. Dr. Mesut Yücebaş yaptı. Seminere, İletişim Fakültesi Dekanı Emine Şahin, Doçent Doktor Süleyman Şahan, Semiray Yücebaş ve çok sayıda İletişim Fakültesi öğrencisi katılım sağladı.
Ajans Haberciliği Semineri’nde, ajans gazeteciliğinin sahadaki zorlukları, hızın önemi, doğru bilgiye ulaşmadaki mücadele ve dijital dönüşüm süreci ele alındı. Sektörün önde gelen ajanslarının bölge müdürleri, deneyimlerini öğrencilerle paylaşarak gazeteciliğin mutfağını anlattı. İHA, AA ve DHA bölge müdürlerinin katılımıyla gerçekleşen seminerde, ajans haberciliğinde hız, doğruluk, görünmeyen emek ve yapay zekânın etkileri ele alındı.
“Ajanslarda Hız Çok Önemli”
İhlas Haber Ajansı Bölge Müdürü Ahmet Orhan Akın, seminerde yaptığı konuşmaya şu sözlerle başladı:
“Bizde önemli olan hızdır, ajanslarda hız esastır. Gazete ve televizyon gibi değiliz. Haberi anında mağazada ya da baskı saatini bekleyerek veremeyiz. Biz sıcak bir olayı, en fazla 10 dakika içinde görüntüleriyle birlikte çekip hazırlayıp abonelere servis edebilmeliyiz. Ve bunda hata yapma şansımız yok denecek kadar azdır. Sıfır hatayla bu işi başarabilmek gerçekten çok zordur.”
“Bilgi Kirliliğine Karşı Doğru İstihbarat”
Sosyal medyada çok fazla bilgi kirliliği bulunduğunu vurgulayan Akın, “Bu bilgi kirliliğinin önüne geçmek için ajansların olaylara çok hızlı refleks göstermesi gerekiyor. Doğru bilgi, oluşturduğunuz istihbarat ağıyla doğrudan ilgilidir. Bu da gücünüzün gerçek performansını ve ilk refleksinizi ortaya koyar. Zorlandığımız durumlardan biri de mahalleye indiğimizde doğru bilgiyi her zaman alamamamızdır. Yetkili kaynaklar mutlaka teyit edilmelidir. Aksi takdirde ciddi sorunlara yol açabilirsiniz.” diye konuştu.
“Çok Yönlü Yetenek Artık Zorunluluk”
Artık ajanslarda bir kişinin tüm görevleri aynı anda üstlendiğine değinen Akın, “Artık hem muhabirsiniz, hem şoför, hem kameraman, hem drone operatörü, hem de spikersiniz. En büyük sıkıntılarımızdan biri de bu: çok yönlü bir yetkinlik gerektiriyor. Ajans haberciliğinde bizim daha da farklı, daha özgün bakış açılarına sahip olmamız gerekiyor. Çünkü logomuzun kanallarda yer alabilmesi için olaylara farklı açılardan yaklaşmalı ve bilgiyi detaylı hesaplamalarla sunmalıyız. Ajanslar, özellikle 2005-2006'dan sonra gazeteciliği büyük ölçüde devraldı. Maliyetler düşürüldüğü için televizyonlar genellikle ajanslara abone olup bültenlerini bu şekilde hazırlıyorlar. Bu da ajans çalışanlarının iş yükünü ciddi oranda artırıyor.” ifadelerine yer verdi.
“Ajans Haberciliği: Plansız Ama Vazgeçilmez”
Ajans haberciliği, haberciliğin en zoru olduğunu belirten Akın, “Sahip olduğumuz bir mesaimiz yok, planlanmış bir hayatımız yok. Gece 1'de, 2'de arayıp "sahadayız" diyen arkadaşlarımız oluyor ama sabah yine bültenlere ve gazetelere haber hazırlamak zorundayız. İnternet siteleri haberi anında verebilmek zorundalar. Artık haberin görüntüsü, fotoğrafı, hatta drone görüntüsü de isteniyor. Olay yerine gittiğinizde insanlar sizden sadece haberi değil, o sıcak anın görüntüsünü bekliyor. İlk olarak olayın görüntüsünü çekmeniz, ardından güvenlik kamerası kayıtlarını almanız, sonra drone kaldırmanız, en sonunda da haberi teyit etmeniz gerekiyor. Ajans haberciliği bu yüzden daha farklı ve daha ağırdır. Ajans dili daha sadedir. Sokağın dili değil, sadeleştirilmiş, açık ve net bir dil kullanılır.” şeklinde konuştu.
“Yapay Zekâ Kaygısı Yersiz”
Akın, “Yorum katmadan, sade, doğru ve teyitli bilgiyle haber aktarılır. Ayrıca yapay zeka hakkındaki kaygılarınızı biliyorum. Ama Yapay zekadan korkmayın. Çünkü insana ihtiyaç var. Örneğin 6 ay önce Çin’deydim orada artık görüntüler yapay zeka değildir uyarısıyla paylaşılıyor.” dedi.
“Ajans Haberciliğinde İmzanız Görünmez”
Anadolu Ajansı Bölge Müdürü Kerem Kocalar, yaptığı konuşmada, “Ajansta hızlı hareket etmek isterken yanlışa düşme olasılığımız çok yüksektir. Bu nedenle en az hasarla ve en az hatayla ilerlemek için bu zorluğa direnmek gerekir. Adrenalin aslında insanı diri tutar, uykusunu kaçırır. Ancak kontrolden çıktığında insanın sinir sistemi üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Ajanslar olan bitenin en zor ve görünmeyen tarafında yer alır. Bir gazetecinin en büyük besin kaynağı, adının televizyonda ya da gazetede yer almasıdır. Ajans haberciliğinde ise imzanız çoğu zaman görünmez. Diğer televizyonlar ilk haberi sizden alır, ama sizin adınız geçmez. Ajans haberciliği görünmeyen ama çok kıymetli bir alandır. Detaylarda boğulmak yerine bu unsurları unutmamak gerekir. Çünkü hayaller, yaşanabilir kılındığında anlam kazanır. Orhan Bey, mesleki rekabetin arttığını söylüyor. Bugün otuzdan fazla iletişim fakültesi var. Yani sizin, benim üç katım insanla rekabet etmeniz gerekiyor. Bu rekabet ortamında kendinize farklı bir yol çizmeniz gerekiyor. Evet, tablo zor. Ama tünelin sonunda her zaman bir ışık olduğuna inanıyorum.” İfadelerine yer verdi.
Demirören Haber Ajansı Bölge Müdürü Hasan Kırmızıtaş
Ajansta hız çok önemli bir faktör olduğuna değinen Kırmızıtaş, “Hız çok önemli ama hata yapmamak da çok önemlidir. Onun için çok iyi kaynaklarınızın, çok iyi dostluklarınızın olması gerekiyor. Çünkü yaptığınız bir haber, attığınız bir başlık, çektiğiniz bir fotoğraf veya görüntü kamuoyunun vicdanını olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebiliyor.” dedi.
