Son yıllarda popülerleşen "30 gün şekersiz beslenme" gibi sosyal medya meydan okumaları, bu konuda kafa karışıklığını artırıyor. Ancak uzmanlar, sağlıklı beslenmenin yalnızca katı kurallara dayanmadığını vurguluyor.
Beslenme alanında uzmanlığıyla tanınan pratisyen hekim Olesya Dobryanska, sağlıksız yiyeceklerin tamamen hayatımızdan çıkarılması yerine daha dengeli ve bilinçli bir tüketim anlayışı benimsenmesini öneriyor. Ona göre burada önemli olan, sadece trendlere kapılmak değil, kişinin kendi isteğiyle sürdürülebilir bir yaklaşım oluşturması.
"Neden böyle bir değişime ihtiyacımız var? Bu karar gerçekten bana mı ait yoksa sadece trend olduğu için mi böyle yapıyorum? Eğer bu benim tercihimse, süreci çok daha kolay yönetebilirim" diyen Dobryanska, karar alma sürecinde bireyin içsel motivasyonunun belirleyici olduğunu vurguluyor. Ayrıca, günümüzde beslenme endüstrisinin güçlü bir pazarlama ağına sahip olduğuna ve bu durumun tüketicilerin ilgisini çekmek için sürekli yeni stratejiler geliştirdiğine de dikkat çekiyor.
Beslenmede Süreklilik Esas
Dobryanska’ya göre sağlıklı beslenme, kısa süreli diyetlerle değil, uzun vadeli alışkanlıklarla mümkündür. Özellikle tüketilen ürünlerin içeriklerine dikkat etmek, etiketleri okumak ve temel beslenme bilgisine sahip olmak daha doğru seçimler yapmanın önünü açıyor.
Şeker Tüketiminde Denge Önemli
Şeker konusunu da ele alan Dobryanska, bu maddenin tamamen kötü bir öğe olarak görülmemesi gerektiğini belirtiyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün günlük şeker tüketiminin 50 gramla sınırlandırılması gerektiğini, ideal seviyenin ise 25 gram olduğunu hatırlatan uzman, günümüz beslenme yaklaşımının artık daha farklı sorulara odaklandığını söylüyor. Ona göre en önemli konu artık "Artık uzmanlar, insanların ne yediğinden çok neyi yemediğiyle ilgileniyor. Sebze ve meyve tüketimi yeterli mi? Lif alımı nasıl?" sorularına verilecek yanıtlarla belirleniyor.
