Mevlevihane’nin hemen karşısında konumlanan hanın kapısındaki kitabede 1887 yapım yılı yazsa da yapının daha eski dönemlere uzanan bir geçmişi olduğu ve 19. yüzyıl öncesine dayanan en az bir onarım/ yeniden yapım süreci yaşadığı belirtiliyor.

Yüzyıllara Yayılan Bir Miras

GaziantepFK PFDK'ya Sevk Edildi
GaziantepFK PFDK'ya Sevk Edildi
İçeriği Görüntüle

Pürsefa Hanı’nın bugünkü kitabesi incelendiğinde 1887 tarihi yer alıyor; ancak tarihi kaynaklar ve aktarılan sözlü gelenek, hanın önceki asırlarda inşa edildiğini ve tarihler boyunca birkaç kez yangın geçirdiğini aktarıyor. Bazı çalışmalarda hanın ilk inşa döneminin yaklaşık 400 yıl önceye kadar dayanabileceğini belirtiliyor. Ayrıca 19. yüzyılda Gaziantep (Ayıntab) sınırları içinde Ermeni tüccar ve hayırseverlerin kervansaray, han ve sabun üretim tesisleri inşa ettiklerine dair arşiv/akademik notlar yer alıyor; Pürsefa da bu dokunun parçalarından biri.

Mimari özellikleri Tipik bir Osmanlı Han Planı

İki katlı avlulu planı, sivri ve yuvarlak kemer detayları ile Pürsefa Hanı, tipik Osmanlı han mimarisinin izlerini bünyesinde barındırıyor. İç avlu etrafında sıralanan gözlem/pencereler, üst katlarda konaklama veya depo işlevlerini kolaylaştıracak düzenlemeler ve giriş cephesindeki taş işçiliği hanın karakteristik özellikleri arasında yer alıyor. Yapının mimari dili hem yerel taş işçiliği hem de 19. yüzyılın son dönem üslubunu harmanlayan bir görünüm yaratıyor.

Restorasyon ve Güncel Kullanımı

Pürsefa Hanı’na, 2008 yılında kapsamlı bir restorasyon işlemi uygulandıktan sonra yeniden kentin kültürel kullanımına kazandırıldı. Restorasyon sonrası han; turistik eşya dükkanları, kafe ve lokantalar, el sanatları atölyeleri ve zaman zaman sergi ile etkinlik mekanları barındıran canlandırılmış bir kültür-sanat alanına dönüştü.

Gaziantep’in turizm politikaları ve kent estetiği çalışmalarında han ve çevresi önemli bir yerde tutuluyor.

Kültürel Etkinlikler ve Yerel Ekonomi

Restorasyon sonrası Pürsefa Hanı’nda düzenlenen geçici sergiler, el sanatları fuarları ve kültür etkinlikleri, hem yerel üreticilere satış imkânı sunuyor hem de şehir merkezinde ziyaretçi sayısını artırıyor. Han, özellikle Gaziantep’in tarihi çarşı dokusuyla birleştirildiğinde gastronomi ve el sanatları turizmine katkı veren bir merkez konumunda yer aldı. Son yıllarda kent konseyi ve yerel STK’ların desteklediği kültür-sanat programlarında han etkin bir şekilde kullanıyor.

İç avlu genellikle açık olup avlu çevresindeki dükkanlar sabah–akşam arası hizmet veriyor; özel etkinlik ve sergi tarihleri yerel haber ve belediye duyuruları ile takip edilebilir.

Muhabir: Ayşe Sultan Karataş