Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Penbesel Özdemir Yağız, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla, kadın ruh sağlığı konusunu değerlendirdi.

KADIN RUH SAĞLIĞI EŞİTSİZLİKLERDEN OLUMSUZ ETKİLENİYOR

Kadın ruh sağlığının, toplumsal ve bireysel düzlemde karşılaşılan eşitsizlikler açısından olumsuz yönde etkilendiğini kaydeden Uzman Klinik Psikolog Penbesel Özdemir, “Dolayısıyla kadınların depresyon, somatoform bozukluklar, travma sonrası stres bozukluğu, anksiyete bozuklukları gibi hastalıkları daha sık yaşadığı biliniyor. Özellikle depresyon, kadınlarda erkeklere kıyasla daha fazla kronikleşmekte, yineleyicilik açısından risk faktörü oluşturuyor. Bununla birlikte kadınlarda eş tanı oranı daha fazladır. Toplumsal açıdan eşit ve yeterince iyi muamele görmeyen kadınların algıladıkları sosyal desteğin daha düşük olması, belirtilerin şiddetini de arttırıyor.” dedi.

KADINLARIN YAŞADIĞI PSİKİYATRİK SIKINTILARDA ÇEVRESEL FAKTÖRLER ÖNEMLİ ROL OYNUYOR

Dünya Sağlık Örgütü’nün, kadınların ruhsal bozukluklara yatkınlığının biyolojik temellerden ziyade stres ve risk etmenlerine olan maruziyet açısından ele aldığını dile getiren Uzman Klinik Psikolog Penbesel Özdemir, Dünya Sağlık Örgütü’nün kadınların yaşadığı psikiyatrik sıkıntılarda çevresel faktörlerin önemli bir rol oynadığını vurguladığını da ifade etti.

“KADINLAR TOPLUMLARI DOĞURMUŞTUR”

Uzman Klinik Psikolog Penbesel Özdemir, şunları dile getirdi:

“Kadınlar tarih boyunca karşılaşılan tüm engellere rağmen ilerlemeyi sürdürmüş ve toplumları doğurmuştur. Kadının psikolojik sağlamlığı, toplumun psikolojik yapısından bağımsız değildir. Sağlıklı bir toplum için kadınlık psikolojisi oldukça önemlidir.”

Uzman Klinik Psikolog Penbesel Özdemir, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününün kadının yalnızca emeğinin görüldüğü bir gün değil, psikolojik sağlığının yeterince önemsendiği bir gün olması dileğini de ifade etti.