Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan İklim Kanunu, Meclis’te onaylandıktan sonra Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Uzun süredir üzerinde çalışılan bu kanun, iklim değişikliğine bağlı krizlerin ve olası zararların en aza indirilmesini amaçlıyor. Kanun; altyapı, tarım, hayvancılık, yeşil alanlar, su kaynakları gibi birçok alanı doğrudan etkiliyor. Ayrıca enerji, sanayi, ulaştırma gibi kritik sektörlerin çevre dostu hale getirilmesini hedefliyor.
İklim değişikliğinin yol açtığı olumsuz etkileri ortadan kaldırmak, şehirleri ve sektörleri iklim krizine karşı dirençli hale getirmek amacıyla önemli adımlar atıldı. Yeni düzenlemeyle su ve gıda güvenliğinin artırılması için gerekli tedbirler kanun kapsamında yasal zemine kavuşacak. Kanun ile her ilde vali başkanlığında, ilgili kurum ve kuruluş temsilcilerinden oluşan İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu oluşturulacak. Su yönetimi, arazi tahribatının önlenmesi ve temiz teknolojilerin yaygınlaştırılması için önemli kararların uygulanması kolaylaşacak.
İklim Kanunu Yürürlüğe Girdi mi?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın uzun süredir üzerinde çalıştığı Türkiye’nin ilk “İklim Kanunu,” Meclis’ten geçip Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kanun, ekonominin, şehirlerin, tarım ve gıda gibi kritik sektörlerin iklim krizinden daha az etkilenmesi için yapılacak düzenlemeleri içeriyor. Ayrıca yerel ve ulusal düzeyde eylem planlarının hazırlanması sağlanacak.
İklim Kanunu’nun Amacı ve Kapsamı
“İklim Kanunu’nun temel hedefi, 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Büyüme hedefine ulaşmaktır. Kanun, iklim değişikliğine bağlı krizlerin ve zararların etkilerini en aza indirmeyi amaçlayan yasal bir düzenlemedir. İklime dayanıklı şehirlerin oluşturulması ve afet risklerinin azaltılmasında kritik rol oynar. Ayrıca biyoçeşitlilik ve doğal kaynakların korunması, su ve gıda güvenliği, ormanların ve yeşil alanların artırılması, yenilenebilir enerji kapasitesinin geliştirilmesi gibi önemli alanlarda yol haritası sunar.”
İklim Kanunu Hangi Alanları Kapsıyor?
“Kanun, şehirlerin altyapısını, tarımı, hayvancılığı, yeşil alanları ve su kaynaklarını koruma altına alır. Enerji, sanayi ve ulaştırma sektörlerinde teknolojik dönüşümü ve çevre dostu yaklaşımları teşvik eder. Amaç, çevre, ekonomi, toplum ve halk sağlığının iklim kaynaklı olumsuz etkilerden korunmasıdır.”
Yerel Düzeyde Atılacak Adımlar
“Her ilde vali liderliğinde, ilgili kurum ve kuruluş temsilcileri ile yerel yönetimlerin katılımıyla İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu oluşturulacak. İllerin özel koşulları dikkate alınarak o illere özgü eylem planları hazırlanacak. İlgili kurumlar en geç 31 Aralık 2027’ye kadar iklim değişikliğiyle uyumlu strateji ve eylem planlarını tamamlayacak.”
İklim Kaynaklı Afetlere Karşı Alınacak Tedbirler
“İklim değişikliğinin neden olduğu afetlerin zararlarının azaltılması için risk değerlendirme, izleme, bilgilendirme ve erken uyarı sistemleri geliştirilecek. Bütünleşik afet yönetimi prensipleri doğrultusunda çalışmalar yürütülecek.”
Su Yönetimi ve Arazi Tahribatının Önlenmesi
“Orman, tarım, mera ve sulak alanlarda iklim değişikliği etkilerinin hafifletilmesi amacıyla hazırlanan strateji ve eylem planları doğrultusunda su kaynaklarının etkin kullanımı sağlanacak. Denizel ve karasal korunan alanların niteliği artırılacak. Kuraklık, erozyon ve arazi tahribatının önlenmesi için ulusal düzeyde rehabilitasyon çalışmaları etkin şekilde sürdürülecek.”
Temiz Teknoloji Kullanımının Yaygınlaştırılması
“Kanun, hidrojen teknolojisi gibi yenilikçi temiz teknolojilerin geliştirilmesi ve yaygınlaşması için kamu, özel sektör ve kurumlar arası iş birliğini güçlendirmeyi teşvik ediyor.”
İklim Değişikliği ve Yeşil Dönüşüm Bilincinin Artırılması
“Kamuoyunun farkındalığını artırmak, toplumu iklim değişikliği konusunda bilinçlendirmek için eğitim programları düzenlenecek. Tüm eğitim seviyelerinde müfredatlar güncellenecek ve yeşil iş gücü yetiştirilmesi amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu koordinasyonunda çalışmalar yapılacak.”
Türkiye Yeşil Taksonomisi Neler Getirecek?
“Türkiye Yeşil Taksonomisi, yatırımların çevreye duyarlı ve iklim değişikliğini olumsuz etkilemeyen kriterlere uygunluğunu belirleyerek ulusal yatırım imkanlarını artıracak ve ülkeye uluslararası finans akışını hızlandıracak.”
Emisyon Ticareti Sistemiyle Neler Sağlanacak?
“Ülkemizde ilk kez uygulanacak olan emisyon ticareti sistemi sayesinde, sera gazı emisyonları maliyet etkin şekilde azaltılacak. Sanayi tesisleri, Yeşil Dönüşüm kapsamında daha verimli, temiz ve rekabetçi üretim yapabilecek.”
İklim Kanunu Sadece Emisyon Ticareti Mi?
“Hayır. Kanun, iklim kaynaklı afetlere dayanıklı şehirler kurmayı, su ve gıda güvenliğini sağlamayı, Sıfır Atık sistemini yaygınlaştırmayı, yenilenebilir enerji ve temiz teknolojilerin kullanımını artırmayı amaçlıyor. Aynı zamanda tarım, biyoçeşitlilik ve gelecek nesiller için yaşanabilir bir çevre bırakmayı hedefliyor.”
“İklim Kanunu Tarımsal Faaliyetleri Bitirecek” İddiası Gerçek Mi?
“Hayır, bu iddialar tamamen asılsızdır. Kanun, hayvancılığı ortadan kaldırmayı ya da böcek bazlı beslenme gibi uygulamaları gündeme almamaktadır. Aksine organik tarımı ve hayvancılığı desteklemekte, gıda güvenliğini ön planda tutmaktadır.”
Kanunla Vatandaştan Karbon Vergisi Alınacak Mı?
“Hayır. Kanunda vatandaşlardan vergi alınmasına dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.”
Kömür ve Petrol Kullanımı Yasaklanacak Mı?
“Kanun, kömür ve petrol kullanımının tamamen kaldırılacağını belirtmemektedir. Amaç, çevre dostu ve temiz enerjiyi teşvik etmektir. Düzenlemeler ülkenin kalkınma ve toplumsal refah önceliklerine uygun şekilde hayata geçirilecektir.”
Karbon Ayak İzi Düzenlemesi Ne Anlama Geliyor?
“Karbon ayak izi, bir ürünün üretim sürecinde ortaya çıkan sera gazı emisyonlarının karbondioksit eşdeğeridir. Kanun kapsamında sadece üretim yapan kurum ve kuruluşlar, temiz ve verimli teknolojiler kullanarak karbon ayak izini azaltmakla yükümlüdür. Bu, bireysel özgürlüklerin kısıtlanması değil, enerji verimliliği ve çevrenin korunmasıdır.”