Bakıyorum da yöneticisinden siyasetçisine, sporcusundan artistine, çalışanından işçisine kimse çok da samimi değil. Kendi çevrem de dahil olmak üzere birçok insanın fikrini ve zikrini sakladığını, samimi olmadığını görüyorum. Bazı şeyleri anlayabiliyorum. İnsanın tabi bir özelinin olması gerektiğini biliyorum. Mesela ailesi, inancı ve ticareti gibi… Fakat biz olayı biraz abartmış gibiyiz. İnanın kimse kimsenin ne olduğunu bilmiyor. Peki bunun sonuçları neler olabilir?

Bence şüphe dolu kuşkucu ve mutsuz insanlar bunu iyi düşünsün.  Çevrenizdeki kimseyi tam olarak çözememişsiniz her an birilerinden yanlış bir hareket, davranış görebilirsiniz. Bu çok kötü bir his ve bu şekilde yaşanmaz. İnsanlar birbirine güvenmeli, inanmalı. Bazı şeyleri düşünmeden atıp tutmadan yaşayabilmelidir. Bazı yerde söz senet olmalı ve verilen vaatler yerine getirilmeli. Baba çocuğuna, anne kocasına, siyasetçi ve yönetici halkına ve yönetmeye talip olduklarına yalan söylememeli. Ticarette insanlar birbirini kandırmamalı, genel bir hoşgörü hakim olmalı. Sadece elinde yetki ve güç olanlar bazı değerleri paylaşmayı bilmeli, kimseyi ötekileştirmeden çalışan, emekli, işsiz veya rahatsız herkesin bir standardı olmalı. Barınma bencil halkın elinden alınıp devletin tekelinde olmalı, unutmayın! Biri yer biri bakar ve kıyamet bundan kopar.