Hıdırellez; Orta Asya, Ortadoğu, Anadolu ve Balkan coğrafyasında kutlanan mevsimsel bir bayramdır. Türkiye’de bu özel gün her yıl Mayıs ayında karşılanır. Hıdırellez’e özgü ritüel ve gelenekler günümüzde de yaşatılmaktadır. Doğanın canlandığı, kışın sona erip baharın müjdelendiği bu özel günde, huzur arayışı ve dilekler öne çıkar.
Orta Asya, Ortadoğu, Anadolu ve Balkanlar’dan günümüze uzanan köklü bir gelenek olan Hıdırellez, Anadolu’da hâlâ canlı şekilde yaşatılmaktadır. Dileklerin yazıldığı kâğıtların ağaçlara asılması, ateşten atlama gibi geleneksel Hıdırellez uygulamaları günümüzde de sürdürülmektedir. Türkiye’nin dört bir yanında düzenlenen etkinliklerle bu özel gün kutlanırken, dualar edilip dilekler tutulur, gül ağacına dilekler bağlanır.
Hıdırellez Neden Kutlanır?
Hıdırellez Bayramı, kışın sona erdiğini ve yaz mevsiminin başladığını simgeler. Bu özel gün, halk arasında zor durumda olanların yardımcısı olduğuna inanılan Hızır ile denizleri yönettiği düşünülen İlyas’ın yeryüzünde bir araya geldiği gün olarak kabul edilerek kutlanır.
Hıdırellez Nedir?
Hıdırellez veya Hıdrellez, Orta Asya’dan Balkanlar’a kadar birçok coğrafyada kutlanan geleneksel bir mevsim bayramıdır. Ruz-ı Hızır yani “Hızır günü” olarak bilinen bu günde, Hızır ile İlyas’ın buluştuğuna inanılır. Hızır’ın yaşam veren gücüne, İlyas’ın ise su üzerindeki hâkimiyetine inanç bu geleneğin temelini oluşturur.
Hıdırellez Ne Zaman 2025?
Miladi takvime göre Hıdırellez Bayramı 5 Mayıs akşamı başlayıp 6 Mayıs akşamı sona erer. Türkiye’de bu geleneksel gün her yıl 5 Mayıs’ı 6 Mayıs’a bağlayan gece çeşitli kutlamalarla karşılanır.
Hıdırellez Gelenekleri
Halk, bu özel günde hem doğanın canlanışını kutlamak hem de dileklerine kavuşmak için sabahın erken saatlerinde beyaz kıyafetler giyerek bol sulu, yeşil doğa alanlarına yönelir. Kutlamalar; türbeler, yatırlar ya da su kenarları gibi kutsal kabul edilen yerlerde yapılır. Bu nedenle bu gibi yerlere "Hıdırlık" adı verildiği de olur. Hızır’ın gezdiği düşünülen alanlarda çiçekler toplanır, eğlenceler düzenlenir, baharın ilk kuzusu kesilerek tüketilir. Toplanan otların kaynatılıp içilmesinin şifa vereceğine, bu suyla yıkanmanın güzellik ve gençlik sağlayacağına inanılır. Hızır’ın dokunduğu şeylerin bereketleneceği inancı nedeniyle, yiyecek kapları, para keseleri gibi eşyalar açık bırakılır. Ev, bağ, bahçe isteyenler temsili minyatürler yapar; altın ya da mücevher isteyenler ise ağaç yapraklarını aksesuar gibi kullanarak dilekte bulunur.
Hıdırellez Ritüelleri
Hıdırellez gecesi düzenlenen "baht açma" törenleri oldukça yaygındır. Kısmetini açtırmak isteyen genç kızlar ve kadınlar, yüzük ya da küpe gibi kişisel eşyalarını bir çömleğe koyar, üzerine su ekleyip ağzını kapatarak bir gül ağacının dibinde sabaha kadar bekletir. Ertesi gün toplanan grup, maniler söyleyerek çömleği açar ve eşyaları sırayla çıkarır. Bu gelenek İstanbul’da “baht açma”, Denizli’de “bahtiyar”, Yörük ve Türkmen topluluklarında “mantıfar”, Balıkesir çevresinde “dağara yüzük atma”, Edirne’de “niyet çıkarma”, Erzurum’da ise “mani çekme” olarak adlandırılır.
Kütahya’nın Tavşanlı ilçesine bağlı Yörük köylerinde, bir yıllık yoğurt mayası Hıdırellez ve takip eden iki gün boyunca sabah ezanı ile güneşin doğuşu arasında doğadan toplanan çiylerle hazırlanır.
Trabzon’un Şalpazarı ilçesinde ise yoğurt mayası özel bir yöntemle yapılır: Mayalama sıcaklığındaki sütün içine besmele ile tahta bir kaşık bırakılır ve maya bu şekilde elde edilir. Bu maya, bir yıl boyunca kullanılır ve ertesi yıl yenisi aynı ritüelle hazırlanır.