Gaziantep Üniversitesi'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Kökten Bilim Öğrenci Kongresi’nde, Defa Life Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği hekimi ve SANKO Üniversitesi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nden Doç. Dr. Mustafa Demir, kısırlık tedavisine yönelik yenilikçi gelişmeleri içeren sunum yaptı.
Sunumunda “İnfertilitede Kök Hücre Uygulamaları” başlığı altında konuşan Doç. Dr. Demir, klasik tüp bebek yöntemlerinin ötesine geçen güncel bilimsel yaklaşımlara dikkat çekti. Demir, “Mezenkimal kök hücreler (MSC), pluripotent hücrelerden elde edilen gametler ve hücre içermeyen eksozom temelli tedaviler son yıllarda hızla ilerliyor” ifadelerini kullandı.
Hayvan Deneylerinde Umut Veren Sonuçlar
Doç. Dr. Demir’in paylaştığı bilimsel verilere göre, hayvan deneylerinde pluripotent kök hücrelerden geliştirilen yumurta ve spermlerle canlı ve doğurgan yavruların elde edildiği gösterildi. Prematür over yetmezliği (POI) gibi zorlu durumlarda ise eksozom temelli yaklaşımların folikül gelişimini desteklediği ve doğurganlığı önemli ölçüde artırdığı aktarıldı.
Yapay Gametler Bilimde Devrim Yaratabilir
Demir, “Yapay gamet üretimi, erken menopoz ve kanser tedavisi sonrası doğurganlığın korunması gibi pek çok alanda devrim yaratabilir” diyerek bu alandaki umut verici gelişmelere vurgu yaptı. Ancak bu yöntemlerin etik, teknik ve güvenlik açılarından insan klinik uygulamalarına geçmeden önce daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyduğunu da ifade etti.
Tüp Bebek Başarısında Eksozomların Rolü
Sunumda ayrıca, insan kökenli mezenkimal kök hücrelerden elde edilen eksozomların rahim iç tabakasının (endometrium) kalınlığını artırarak tüp bebek tedavilerinde başarı oranını artırma potansiyeline sahip olduğu, bilimsel çalışmalarla örneklendirildi.
Bilimsel Gelişmeler, Umut ve Toplumsal Etki Yarattı
Etkinliğe çok sayıda akademisyen, öğrenci ve sağlık çalışanı katıldı. Doç. Dr. Mustafa Demir’in sunumu büyük ilgi görürken, infertilite tedavisindeki bilimsel gelişmelerin toplumsal etkileri bir kez daha gündeme taşındı.
Demir, Anneler Günü’ne de atıfta bulunarak, henüz anne olamayan kadınlar için bu gelişmelerin bir umut ışığı olabileceğini belirtti.
