Gaziantep-Kilis Tabip Odası, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü önünde ortak basın açıklaması yaptı. 2024 yılı Kasım ayında yürürlüğe giren ve sağlık çalışanları arasında kamuoyunda “Zulüm Yönetmeliği” olarak bilinen düzenlemeye yönelik tepkiler büyüyor. Basın açıklamasında konuşan Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Kazım Doğan Eroğulları, söz konusu yönetmeliğin aile hekimlerine ve sağlık emekçilerine ağır bir angarya yüklediğini vurguladı. Eroğulları, “Emeği cezalandıran, hekimlik, ebelik, hemşirelik ve bir bütün sağlık emeğinin/emekçisinin onurunu zedeleyen bu uygulamalara son verilmelidir.” ifadelerini kullandı.
Bu Uygulama Emeği Cezalandırıyor
Eroğulları, yeni yönetmeliğin getirdiği hakediş kesintileri, performans dayatması ve hasta gelmediği gerekçesiyle uygulanan ücret düşürme gibi düzenlemelerin sahada görev yapan sağlık çalışanları için ciddi mağduriyetler doğurduğunu söyledi. Açıklamasında “Bu uygulama emeği cezalandırıyor, onurumuzu zedeliyor” diyerek tepkisini dile getirdi.
Gaziantep Aile Hekimliği Derneği, Gaziantep HEP-SEN, Hürriyet Sağlık Sen, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası (SES), Genel Sağlık-İş Gaziantep İl Temsilciliği ile Hekim Birliği Sendikası da eyleme destek veren kurumlar arasında yer aldı. Gaziantep-Kilis Tabip Odası yetkilileri, bu sürece karşı hukuki mücadele başta olmak üzere, eylemler ve kamuoyunu bilgilendirme faaliyetlerinin kararlılıkla sürdürüleceğini açıkladı.
Yönetmelik Hakkaniyetten Uzak
Gaziantep Kilis Tabip Odası Başkanı Kazım Doğan Eroğulları, “Kasım 2024’de yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği, aile hekimliği sistemine yönelik ciddi yapısal sorunlar barındırmaktadır. Aile hekimlerinin ve aile sağlığı çalışanlarının da sahada doğrudan yaşadığı bu yönetmelik, angarya iş yükünü artıran, sürdürülebilirlikten uzak ve hakkaniyetli olmayan bir yapıya sahiptir. Bizler bu yönetmeliği, kamuoyunda da ifade ettiğimiz şekilde “Zulüm Yönetmeliği” olarak tanımlıyor; hem bireysel hem de örgütsel düzeyde bu düzenlemeye karşı hukuki mücadelelerimizi sürdürüyoruz. Bu kapsamda mitingler, iş bırakmalar ve çeşitli eylemler ile tepkimizi kararlılıkla göstermiş ve göstermeye devam ediyoruz. Sağlık Bakanlığı tüm bu tepkilere aldırış etmeden, üstelik demokratik tepkilerini ortaya koyan sağlık çalışanlarını yaptıkları eylemler nedeniyle cezalandırarak, yönetmelikte belirtilen hak kayıplarını sırayla hayata geçirmeye başlamıştır.” dedi.
Yüzde 15 Kesinti yapmaya Hakkınız Yok
Eroğulları, “Son olarak Haziran 2025 itibarıyla uygulamaya konduğu anlaşılan ‘6 aydır gelmeyen hasta’ kriterine dayalı hak ediş kesintileri, söz konusu yönetmeliğin hukuka aykırılığını hekimler ve aile sağlığı çalışanları üzerinde yarattığı keyfi yükü bir kez daha gözler önüne sermektedir. Aile hekimliğinde talebe dayalı hizmetleri dayatan sonra da 6 ay aile sağlığı merkezine (ASM) gelmeyen hasta sayılarını temel alınarak aile sağlığı çalışanlarının ücretlerinden bu ay itibariyle yaklaşık %15 gibi yüksek oranda kesinti yapmaya hakkınız yoktur.” diye konuştu.
Cezanın Sağlık Çalışanına Kesilmesi kabul Edilemez
Eroğulları, gelmeyen hastanın yaptırımının yalnızca hekime ve aile sağlığı çalışanlarına uygulanmasını kabul etmediklerini belirterek, “Gelmediği tespit edilen hastaya yönelik yalnızca hekimin ve aile sağlığı çalışanının sorumlu tutulması; hastaya hiçbir yükümlülük tanımlanmadan ve sistemin yapısal eksiklikleri göz ardı edilerek cezai bir kesinti mekanizması işletilmesi, kabul edilemez. Bu yaklaşım, aile hekimliği emekçilerini hem veriye ulaşamayan, hem de hesap veremeyen bir sorumlulukla karşı karşıya bırakmaktadır. Her gün yüz binlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak, hastalanmalarını önlemek için çalışırken; şiddet, mobbing, performans dayatması, güvencesiz gelir, liyakatsiz yöneticiler, sağlıkta çeteleşme gibi saymakla bitmeyecek sorunlar içerisinde hizmet üretmeye çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
Bakanlık Algı Çalışmaları Yaptı
Bakanlığın, yaptığı propagandaları gerçekleştirmediğini söyleyen Eroğulları, “Sağlık Bakanlığı 2024 Kasım ayında yayınladığı ‘Eziyet yönetmeliğini’ savunmak için yeni ASM’ler açacağız, birinci basamakta daha çok ebe, hekim ve hemşire çalışacak, Aile Hekimleri hastalarına daha çok vakit ayıracak, birinci basamak çalışanları daha çok gelire sahip olacak diye algı çalışmaları yaptı. Sağlık Bakanının bizzat televizyon kanallarını gezerek yaptığı propaganda açıklamaları sırasında verdiği sözlerinin hiçbiri gerçekleşmedi. Bu sebeplerle; aile hekimliği çalışanlarının hakedişlerinden bilgilendirilmeden, savunması alınmadan, denetlenemeyen kriterler üzerinden kesinti yapılması, hakkaniyetten ve şeffaflıktan uzak bordroların sunulması, performansa dayalı cezai sistemin tek taraflı olarak çalışanlara yüklenmesi tarafımızca reddedilmektedir.” ifadelerine yer verdi.
Sağlığın Pazarlığı Olmaz
Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan Sağlık emekçilerine HYP’nin (Hastalık Yönetimi Platformu) angaryasının bitmediğini dile getiren Eroğulları, “Sürekli yeni algoritmalarla Koruyucu sağlık hizmetine zaman ayırmamız zorlaşıyor. Az personele çok iş gördürmek yetmezmiş gibi yaşlı izlem dayatması, boy kilo ölçümleri ve fazla mesai dayatılıyor. Masa başında hazırlanan, çözümden çok soruna neden olan programlarla, hastalarımızın kayıtlarını aile hekimlerinden siliniyor, hastayı ve hastalıkları sadece bir veri olarak görüp, ikinci basmağa artan sevklerin, çok hasta bakmayı çok tıbbi girişimde bulunmanın iyi olduğunu düşünen, Türkiye’de bir kişinin yılda 12 defa doktora başvurmasıyla övünen sağlık yönetimi ömrünü tamamlamıştır. ASM çalışanlarından hastalık yaratmasını isteyen, herkes altı ayda bir ASM’ ye gitsin ; yoksa Aile Hekimliği emekçilerinin ücretini keserim diyen sağlık yönetimi neyin peşinde diye soruyoruz? Emeği cezalandıran, hekimlik, ebelik, hemşirelik ve bir bütün sağlık emeğinin/emekçisinin onurunu zedeleyen bu uygulamalara son verilmelidir. Unutmayın sağlık bir haktır, pazarlık konusu yapılamaz! Emeğimiz onurumuzdur, gasp edilmesine izin vermeyeceğiz!” diye konuştu.