Gaziantep’in kırsal bölgelerinde halk arasında nazar inancı, günlük yaşamın ve sosyal ilişkilerin ayrılmaz bir parçası olarak varlığını sürdürüyor. Kentin köylerinde yaşayanlar, karşılaştıkları olayları ve işaretleri nazar alameti olarak yorumlayabiliyor. Nazar inancına göre, bazı kişiler sadece kıskançlık veya kinle bakarak başkalarına zarar verebilir. Halk arasında nazarın etkisini anlamak için gözlemler yapılır. Yeni doğan bebeklerin yüzüne çember örtmek, sözde göz değmesini engellemek gibi uygulamalar yaygındır. Ayrıca yeni ev, araba veya mal sahibi olanlar ile hayvanları ölen kişiler de nazara gelmiş sayılabiliyor.
Nazar Belirtileri ve Algılar
Nazarın ilk belirtileri çoğunlukla ani yorgunluk ve enerji düşüklüğü ile kendini gösterir. Kişi kendini bitkin hisseder ve günlük işlerini sürdürmekte zorlanabilir. Fiziksel olarak baş ağrısı, mide bulantısı veya baş dönmesi gibi şikâyetler de sıkça gözlemlenir. Ayrıca, sebebi açıklanamayan ağrılar da nazarın etkisi olarak yorumlanabilir.
Duygusal açıdan ise ani huzursuzluk, iç sıkıntısı ve kaygı halleri nazarın işaretleri arasında sayılır. Bazen kişi bu duyguların kaynağını açıklayamaz. Özellikle mutluluk verici bir olay sonrasında birden kendini kötü hissetmek veya keyfinin kaçması, nazarın etkisiyle ilişkilendirilebilir.
Nazarın Kökeni ve Tarihçesi
Nazar inancının kökeni Neolitik çağlara kadar uzanır. Girit, Aşağı Mısır, Malta, Kuzey Fransa ve Britanya’da Bronz Çağı’na ait nazarlıklar bulunmuştur. Batı ve Doğu kültürlerinde, kötü bakışlara karşı tedbir alma bilgisi eski dönemlerden beri mevcuttur.
Gaziantep’in Köylerinde Halk Arasında Yaygın Nazar İnanışları
Gaziantep’in köylerinde halk arasında yaygın olan nazar inançları, günlük yaşam ve sosyal ilişkiler üzerinde önemli etkiler yaratıyor. “Söz değmese göz değer” anlayışı, köy halkının nazar konusunda gösterdiği hassasiyetin temelini oluşturuyor.
Yeni Doğan Bebeklerde Nazar Endişesi: Köylerde yeni doğan bebekler, özellikle halk arasında kıskançlık veya haset sonucu nazara maruz kalabileceği düşüncesiyle korunur. Bu nedenle bebekler, herkesin gözü önünde uzun süre gösterilmez ve yüzlerine genellikle çember örtülür. Amaç, bebeğin göz değmesinden etkilenmesini engellemektir.
Kıskançlık ve Hasetle Bağlantılı Nazar: Gaziantep köylerinde nazarın temel sebeplerinden biri kıskançlık ve hasettir. Halk, birinin başarısına, güzelliğine veya sahip olduğu değere kıskanç gözlerle bakmasının, talihsizlik veya zarar getirebileceğine inanır. Bu nedenle köylüler, dikkat çekebilecek durumlarda tedbirler alır.
Yeni Mal ve Mülklerde Nazara Karşı Önlemler: Köyde yeni ev alanlar, araba veya başka değerli bir mal edinenler, nazara karşı özel önlemler alır. Bu kişiler, kıskançlık ve haset sonucu zarar görmemek için yeni sahip oldukları eşyaları veya evlerini herkese göstermemeye özen gösterir. Bu davranış, köyde yaygın bir kültürel refleks olarak kuşaktan kuşağa aktarılır.
Gaziantep'te Nazar Değmesinden Korunma Yöntemleri
Nazar Muskası: Çocukları veya yetişkinleri korumak için din adamlarına hazırlattırılan muska, Kur’an ayetleri veya dualarla hazırlanır, üçgen şekline getirilip yedi kat muşambaya sarılır ve omuzda, boyunda veya belde taşınır.
Maşallah Sözü: Halk arasında göze batan kişi, bitki, hayvan veya eşyalar övülürken “maşallah” veya “Nazar değmez inşallah” gibi sözler söylenir.
Nazarlıklar: Mavi boncuk, yedi delikli boncuk, sarımsak, kartal pençesi, hurma çekirdeği, yumurta kabuğu, geyik boynuzu, üzerlik otu gibi nesneler hem evlerde hem hayvanlarda hem de tarlalarda korunma amacıyla kullanılır.
Kaplumbağa Kabuğu: Gaziantep, Kahramanmaraş, Elazığ ve Mersin’de evlerin bahçelerinde göze benzeyen kaplumbağa kabukları asılır.
Kurşun Dökme: Halk arasında nazara karşı en yaygın yöntemlerden biridir. Ocak adı verilen kişiler tarafından yapılır. Eritilen kurşun suya dökülür, suyla hasta yıkanır ve kalan su dört yol ağzına dökülür. Üzerlik otu, soğan kabuğu ve tuz da kurşun dökme işleminde kullanılır. Bu işlem genellikle üç gün arka arkaya tekrarlanır.
Tütsüleme: Nazar değen kişileri iyileştirmede bir diğer yöntem ise tütsü yakmaktır. Gaziantep’te genellikle üzerlik otu ve bir miktar tuz kullanılır. Bazen soğan ve sarımsak kabukları, çörek otu, kuru karanfil gibi malzemeler de tütsüye eklenir. Bu karışım bir kabın içinde ateşe konarak tütsüleme yapılır.
Gaziantep köylerinde nazar inancı, hem kültürel bir miras hem de günlük yaşamın önemli bir parçası olarak kuşaktan kuşağa aktarılmaya devam ediyor.