Gaziantep, gastronomi alanındaki zenginliğiyle son yıllarda Türkiye’nin gözde turizm kentlerinden biri haline geldi. Ancak şehrin tarihi dokusu, dar sokakları ve yüzyıllık taş evleriyle turistleri farklı bir yolculuğa çıkarıyor. Gaziantep’in en eski yerleşim bölgelerinde yer alan taş evler, yürütülen kapsamlı restorasyon çalışmaları sayesinde yeniden gün yüzüne çıkıyor ve hem kültürel mirasın korunmasına hem de turizmin gelişmesine katkı sağlıyor. Bazı yapılar restorasyon sonucu mahalle mimarisinde değişimlere neden olmuştur.
Gaziantep'in Tarihi Evleri ve Mimari Özellikleri
Gaziantep’in tarihi evleri özellikle Bey Mahallesi’nde yoğunlaşmaktadır. Kesme taşlardan inşa edilen bu yapılar genellikle bir veya iki katlıdır; bazıları ise daha geniş ölçülere sahiptir. Evlerin ortasında geniş bir avlu (sergâh) bulunurken, üst kısımlarda “güvercinlik” adı verilen teraslar yer alır.
Birçoğu butik otel olarak hizmet verirken, bazıları hâlâ konut olarak kullanılmaktadır. Yakın zamanda yapılan restorasyon çalışmalarına rağmen eski mahallerin mimari dokusunda kısmi değişimler meydana gelmiştir.
Bey Mahallesi’nin Tarihi ve Kültürel Önemi
Bey Mahallesi, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. 18. yüzyılda bölgenin eğitim ve ekonomik hayatında etkili olan Ermeniler, Bey Mahallesi’nde en kalabalık nüfusu oluşturmuş ve yaptırdıkları konaklarla mahalleye estetik değer katmıştır.
Şehrin eski yerleşim bölgelerinden Bey, Eblahan ve Türktepe Mahalleleri, geleneksel Antep evleriyle öne çıkar. Bu taş yapılar, yazın serin, kışın ise ılık tutan özellikleriyle dikkat çekmektedir. Havara veya Keymıh adı verilen yumuşak kalkerli taşlar, evlerin doğal iklim koşullarına uygun şekilde inşa edilmesini sağlamıştır.
Dini ve Kültürel Yapılar
Bey Mahallesi’nde tarihi St. Mary Kilisesi (Kurtuluş Camii), Aziz Bedros Kilisesi (Ömer Ersoy Kültür Merkezi), Kendirli Kilisesi, Bey Camii, Kozanlı Camii ve Eyüboğlu Camii gibi önemli dini yapılar bulunur. Mahalle, Osmanlı dönemine özgü dar sokakları ve çıkmazlarıyla geleneksel taş işçiliğini ve sivil mimariyi en iyi şekilde yansıtmaktadır.
Antep Evlerinin Mimari Detayları
Antep evleri; yüksek duvarlarla çevrili, dış mekânlardan mümkün olduğunca soyutlanmış, avluya dönük olarak inşa edilmiştir. Avlunun etrafında müştemilatlar bulunur ve evler tek veya iki katlı olarak konumlanır. Ana girişler sokaktan avluya geçişle sağlanır. Evlerin duvarları, mahremiyet ve iklim şartlarına göre yüksek yapılmıştır.
Kenar semtlerde ve gecekondularda çarpık yapılaşma görülür; bu alanlarda avlu ve eyvan görevini sokaklar ve damlar üstlenir. Kullanım alanına göre farklı taşlar tercih edilmiştir: kemerlerde bazalt, odalarda ve beden duvarlarında ise havara taşı kullanılmıştır.
Eski Mahallelerin Kaybolan Mimarisi
2023 yılında gerçekleşen büyük deprem, Gaziantep’teki tarihi yapıları da etkilemiştir. Bey Mahallesi’ndeki bazı taş evlerin duvarları çökmüş ve ev sahipleri geçici olarak çadırlarda yaşamlarını sürdürmek zorunda kalmıştır.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliğiyle yürütülen restorasyon projeleri sayesinde bu evlerin bir kısmı butik otel, kafe, müze ve kültürel merkezlere dönüştürülmüştür. Bu sayede şehir hem ekonomik hem de kültürel açıdan kazanç sağlamaktadır. Ama aynı zamanda mimari yapılardaki değişikliklerin mahalleleri değiştirdiği gözlemlenmekte.
Öte yandan, Şehitkamil ve Şahinbey ilçelerindeki terk edilmiş binalar ve eski yapılar, kentsel dönüşüm ve restorasyon projeleriyle yeniden hayat bulmayı beklemekte. Bu çalışmalar eski antep mahallerinin mimari yapılarını değiştiriyor.
Eski Antep Evlerinin Günümüzdeki Konum
Geleneksel Antep evlerine günümüzde özellikle şu bölgelerde rastlanmaktadır:
Bey Mahallesi
Eblahan Mahallesi
Eyüboğlu Mahallesi
Türktepe Mahallesi
Tepebaşı Mahallesi
Bostancı Mahallesi
Kozluca Mahallesi
Şehreküstü Semti
Gaziantep Kalesi çevresi