Türkiye genelinde esnafın yaşadığı ekonomik sıkıntılar her geçen gün derinleşiyor. Vergi ve SGK borçları dağ gibi büyürken, gecikme faizleriyle birlikte yük katlanıyor. Cumhurbaşkanı’nın seçim döneminde verdiği “Bağ-Kur prim gün sayısının 9 binden 7 bin 200’e düşürülmesi” vaadinin hâlâ yerine getirilmemesi ise küçük işletmelerin umutlarını boşa çıkarıyor.CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, hafta sonu Gaziantep’te Karagöz ve Elmacı Pazarları ile semt çarşılarında yüzlerce esnafı dinledikten sonra yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Esnaf suçlu değil, borçlu. Doğalgazından elektriğine, vergisinden senedine kadar her şey borç. Senetler protesto ediliyor, çekler ödenemiyor, kredi taksitleri üst üste yığılmış. Esnafın sermayesi yok, ayakta duracak hali yok, ailesine götürecek ekmeği yok. Bu tablo, iktidarın pembe masallarının değil, sokağın gerçeğinin ta kendisidir.”
Primler İşletme Büyüklüğüne Göre Yeniden Düzenlenmeli
Küçük esnaf ile büyük mağazaların aynı Bağ-Kur primini ödemesinin başlı başına adaletsizlik olduğunu belirten Meriç, “Primler işletme büyüklüğüne göre yeniden düzenlenmeli. Küçük esnaf ile zincir mağazalar aynı yükün altına sokulamaz” dedi.
Çark Artık Dönmüyor
Ticaret Bakanlığı verilerine göre, 2025’in ilk altı ayında açılan esnaf iş yeri sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22,3 artışla 161 bin 482 oldu. Aynı dönemde kapanan esnaf iş yeri sayısı ise yüzde 1 artışla 56 bin 214’e ulaştı. Böylece her üç yeni iş yerine karşılık bir iş yeri kapandı ifadelerini kullanan Meriç ‘’ “Esnaf borçla ayakta durmaya çalışıyor ama çark artık dönmüyor. Ekonominin bel kemiği olan esnaf çökerse, şehirler hayalet şehir haline gelir.” sözleriyle uyardı.
Meriç, hükümete şu soruları yöneltti:
“Vergi ve SGK borcu dağ olmuşken neden hâlâ yapılandırmayı gündeme almıyorsunuz?
Büyük sermayeye teşvik verirken küçük esnafa neden ödeme kolaylığı sunmuyorsunuz?
Esnaf borcunu ödeyemediği için cezalandırılmalı mı, yoksa destek mi görmeli?”
Son olarak Meriç, “Esnaf yalnızca vergi ve kira değil; bu ülkenin üretim gücünün, istihdamının ve toplumsal huzurunun omurgasıdır. İktidar büyük sermayeyi değil, esnafı yaşatmak zorundadır’’ diyerek sözlerini noktaladı.
