Dünyada halı denildiğinde akla gelen ilk şehirlerden biridir Gaziantep.
Belki Çin’de, Hindistan’da, İran’da da halı üretilir; belki metrekare hesabıyla başka ülkeler öne çıkar…
Ama Gaziantep halısı bambaşkadır.
Çünkü o halının ilmeğinde emek vardır, alın teri vardır, ihracat vizyonu vardır.
Ne var ki bugün Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’ne gittiğinizde, bu gurur tablosunun yerini sessizlik almış durumda.
Bir zamanlar üç vardiya çalışan, gece gündüz ışıkları sönmeyen halı fabrikalarının büyük bölümü ya rolantiye alınmış ya da şalteri indirmiş durumda.
Makineler suskun…
Depolar dolu…
Siparişler yok denecek kadar az.
Ve bu sessizliğin en ağır bedelini, her zaman olduğu gibi, işçiler ödüyor.
İşten çıkarılan, ücretsiz izne gönderilen, evine ekmek götürmekte zorlanan yüzlerce, binlerce aile var.
Halı ihracatında milyar dolarlardan söz eden bir sektörün, umudu halı fuarı…
Artan maliyetler, düşen siparişler, daralan pazarlar… Hepsi üst üste gelmiş durumda.
Ve şimdi gözler, 2026’nın ilk aylarında İstanbul’da düzenlenecek olan Halı Fuarı’na çevrilmiş halde.
O fuar, sadece bir fuar değil artık.
Gaziantepli halıcı için o fuar; Yeniden müşteri bulma umudu, Kapalı makinelerin yeniden çalışması ihtimali, İşten çıkarılan işçilerin tekrar tezgâh başına dönme hayali demek.
Fuarda yapılacak her pazarlık,
imzalanacak her sözleşme,
alınacak her sipariş;
Gaziantep OSB’de bir fabrikanın daha ışığının yanması anlamına gelecek.
Ama şu soruyu da sormadan geçemeyiz… Bir kentin lokomotif sektörü, umutlarını tek bir fuara bağlamak zorunda kalıyorsa, burada sadece küresel krizden mi söz etmeliyiz? Bence İhracatçıya nefes aldıracak finansman modelleri bulunmalı.
Gaziantep halısı hâlâ dünyada marka.
Sorun kalite değil, sorun üretme iradesinin ayakta tutulamaması.
İstanbul’daki halı fuarı elbette bir umut. Ama unutmayalım…
Gaziantep halısı, fuarlarda değil;
fabrikada çalışan işçiyle, dönen makineyle, sürdürülebilir politikayla yaşar.
Dileriz ki 2026 fuarı, sadece sipariş defterlerini değil,
Gaziantep’in sanayi vicdanını da yeniden ayağa kaldırır.