Gaziantep’i etkileyebilecek faylara dikkat çeken Serindağ, Yesemek fayının suskunluğuyla risk oluşturduğunu belirterek gerekli önlemlerin bir an önce alınması gerektiğini söyledi.
Yesemek Fayı Enerji Biriktiriyor
Serindağ, Kahramanmaraş–Türkoğlu fayının kırılmasıyla o bölgedeki tehlikenin azaldığını ancak Gaziantep’i yakından ilgilendiren diğer fay hatlarında riskin sürdüğünü vurguladı.
“Yesemek fayı bizi doğrudan etkiler. Türkoğlu kesimi kırıldı fakat Yesemek fayı suskun. Gölbaşı–Türkoğlu, Antakya–Türkoğlu ve Çelikhan–Gölbaşı fayları da 6’nın üzerinde, hatta 7’nin üzerinde deprem üretme potansiyeli taşıyor” diyen Serindağ, 6 Şubat’taki gibi bir yıkım beklenmediğini ancak riskin tamamen ortadan kalkmadığını ifade etti.
Depremlerin enerji farkına da değinen Serindağ, “7 büyüklüğündeki bir depremin enerjisi 100 bin ton ise 7.5 büyüklüğündeki depremin enerjisi 1 milyon tondur. Aradaki fark çok büyüktür.” dedi.
Diri Fay Sayısı Artıyor
6 Şubat depremlerinin büyüklüğünün en önemli sebebinin fay hattının geç kırılması olduğunu belirten Serindağ, Türkoğlu segmentinin 510 yıl sonra kırıldığını, bunun Türkiye’de neredeyse eşi görülmeyen bir durum olduğunu söyledi.
Ülkede diri fay hatlarının sayısının arttığını da vurgulayan Serindağ, “2012’de diri fay hattı sayısı 326 idi. Bugün 5 ve üzeri deprem üretebilecek diri fay sayısı 485’e yükseldi. Bu artış riskin ciddiyetini ortaya koyuyor.” diye konuştu.
“Kaya Üzerine Ev Yapın” Uyarısı
Serindağ, Gaziantep’in de içinde bulunduğu deprem kuşağında sağlam yapılaşmanın hayati önem taşıdığını belirtti.
“Deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenmeliyiz. Yapıları mutlaka kaya zemin üzerine inşa etmeliyiz. Kaya zemine 1 lira harcıyorsanız, toprağa 5 lira harcamak zorundasınız. Tarım alanları imara açılmamalı, mühendislik hizmetleri eksiksiz uygulanmalı.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Japonya örneğini dikkate alarak riskleri minimize edecek çözümlere yönelmesi gerektiğini söyleyen Serindağ, tüm kurumları ve vatandaşları deprem hazırlıkları konusunda duyarlı olmaya çağırdı.




