Takdir komisyonlarının belirlediği yeni rakamlar bazı bölgelerde dudak uçuklatırken, artış oranları yalnızca mülk sahiplerini değil; kiracıları, yatırımcıları ve emlak sektörünü de doğrudan etkileyecek.
Yeni metrekare değerleri 2026 yılından itibaren geçerli olacak ve 2027, 2028 ile 2029 yıllarında da baz alınacak. Büyükşehirlerde ve turizm bölgelerinde değer artışlarının 40 ila 50 katı olduğu görüldü. Bazı ilçelerde ise bu oran 5 ila 18 kat arasında değişiyor.
Uzmanlar, vatandaşların gerçek artışın farkına 2026 yılının mayıs ayında verginin ilk taksiti ödenirken varacaklarını vurguluyor.
Yalnızca Vergi Değil: 7 Kalemde Doğrudan Etki
Yeni değerler yalnızca emlak vergisini değil, aşağıdaki yedi farklı kalemi de doğrudan etkileyecek:
-
Emlak vergisi
-
Taşınmaz kültür varlıkları katkı payı
-
Değerli konut vergisi
-
Tapu harcı
-
Emsal kira bedeli
-
Değer artış kazancı
-
Veraset ve intikal vergisi
Dolaylı olarak ise kiralar, konut satış fiyatları ve inşaat maliyetlerinde artışa neden olacağı; bunun da enflasyonist baskıyı artırabileceği düşünülüyor.
Takdir Komisyonlarında Kimler Yer Alıyor?
Vergi değerlerini belirleyen takdir komisyonlarında belediye temsilcileri, defterdarlık yetkilileri, tapu müdürlüğü, ticaret ve ziraat odaları ile mahalle muhtarları bulunuyor.
Büyükşehirlerde bu kararlara yapılan itirazları değerlendiren merkez komisyonlara ise Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası ile Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’nden temsilciler de yer alıyor.
MEVA Sistemiyle Dijital Denetim
2026 yılında uygulanacak yeni değerlerin bu denli yüksek belirlenmesinin arkasında, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından geliştirilen Mekansal Veri Analiz Sistemi (MEVA) bulunuyor.
Bu sistem ile beyan edilen gayrimenkul değerleri ile gerçek piyasa değerlerini karşılaştırarak vergi kaçakçılığına karşı dijital denetim sağlanıyor. 2025 yılı içerisinde 16 binden fazla taşınmaz bu sistemle analiz edildi; binlerce kişiden açıklama talep edildi.
Dava Süresi Uzatıldı: Son Gün 8 Eylül 2025
Yeni metrekare değerlerine itiraz etmek isteyenler için tanınan 30 günlük dava açma süresi, adli tatile denk geldiği için uzatıldı.
Vatandaşlar en geç 8 Eylül 2025 Pazartesi gününe kadar vergi mahkemelerinde dava açabilecek. Önemli bir detay ise açılacak davalardan çıkacak iptal kararlarının, aynı mahalle ya da sokakta bulunan tüm mükellefleri kapsayacak olması.
Ancak belediyeye yapılan itirazlar dava açma süresini durdurmuyor. Bu nedenle uzmanlar, mağduriyet yaşayan mükelleflerin doğrudan vergi mahkemelerine başvurmalarını öneriyor.
Kalıcı Çözüm İçin Yasa Şart
Uzmanlar, bu sorunun her dört yılda bir tekrar etmemesi için yasal düzenleme gerektiğine dikkat çekiyor.
2018 yılında yaşanan benzer krizde çıkarılan 7061 sayılı Kanun ile artış oranı geçici olarak yüzde 50 ile sınırlandırılmıştı.
Ekim ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulması beklenen Torba Yasa ile benzer bir geçici çözümün yeniden gündeme gelebileceği ifade ediliyor.
Ancak uzun vadede, emlak vergisi matrahının her yıl yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılmasını esas alan kalıcı bir sistemin getirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
