Demir eksikliği, dünyada ve Türkiye’de en sık görülen beslenme yetersizliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Özellikle kadınlar, çocuklar ve yaşlılar risk grubunda yer alırken, tedavi edilmediğinde günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebiliyor. Uzmanlar, erken tanının ve doğru beslenmenin önemine dikkat çekiyor.
Demir eksikliğinde görülen yaygın belirtiler
Vücutta demir seviyesinin düşmesiyle birlikte en sık görülen şikâyetlerin başında sürekli yorgunluk ve halsizlik geliyor. Bunun yanında baş dönmesi, çabuk yorulma, nefes darlığı, baş ağrısı ve konsantrasyon güçlüğü de sıkça rastlanan belirtiler arasında yer alıyor. Ciltte solgunluk, saç dökülmesi ve tırnakların kolay kırılması da demir eksikliğinin dışa yansıyan işaretleri olarak biliniyor.
Bağışıklık ve kalp sağlığını etkiliyor
Demir, vücutta oksijen taşınmasında görev alan hemoglobinin temel yapı taşlarından biri. Eksikliği durumunda bağışıklık sistemi zayıflayabiliyor ve enfeksiyonlara yakalanma riski artıyor. Uzmanlar, ileri düzey demir eksikliğinin kalp çarpıntısı ve ritim bozukluklarına da yol açabileceğini belirtiyor.
Kimler risk altında?
Özellikle adet dönemleri yoğun geçen kadınlar, hamileler, emziren anneler, hızlı büyüme dönemindeki çocuklar ve yetersiz beslenen bireyler demir eksikliği açısından daha yüksek risk taşıyor. Ayrıca mide-bağırsak hastalıkları olan kişilerde demirin emilimi azalabiliyor.
Uzmanlardan önemli uyarı
Demir eksikliği mutlaka kan tahlili ile teşhis edilmeli ve tedavi hekim kontrolünde yapılmalı. Uzmanlar, bilinçsiz demir takviyesi kullanımının zararlı olabileceğini vurguluyor. Kırmızı et, yeşil yapraklı sebzeler, baklagiller ve pekmez gibi demirden zengin besinlerin düzenli tüketilmesi öneriliyor.
