Son yıllarda yapılan araştırmalar, bazı cilt bakım ve kozmetik ürünlerinde mikroskobik plastik parçacıklar — yani mikroplastikler — bulunduğunu ortaya koyuyor. Peeling jelleri, yüz yıkama köpükleri, diş macunları ve bazı fondöten gibi ürünlerde yer alan bu maddeler, doğrudan su yollarına karışarak çevre kirliliğine yol açarken, insan sağlığı için de ciddi bir risk oluşturabiliyor.
Cilde Zarar Verebilir
Mikroplastikler, cilt yüzeyine zarar verebilecek sert yapıları nedeniyle özellikle uzun süreli kullanımda cildin doğal bariyerini zayıflatabilir. Gözenekleri tıkayarak akne oluşumuna yol açabileceği gibi, hassas ciltlerde tahrişe neden olabileceği ifade ediliyor. Aynı zamanda bu partiküllerin ciltten tamamen arındırılamaması, uzun vadede cilt sağlığı üzerinde olumsuz etkiler oluşturabiliyor.
Suyla Birlikte Denizlere, Oradan Da Balıklara
Bu plastik parçacıklar, ürün kullanımı sonrası lavabodan denizlere ulaşarak ekosisteme karışıyor. Deniz canlılarının bu mikroplastikleri besin sanarak tüketmesi, besin zinciri yoluyla insan vücuduna yeniden ulaşmasına neden olabiliyor. Bu durum, çevresel bir sorunu halk sağlığı meselesine dönüştürüyor.
İçerik Okuma Alışkanlığı Şart
Uzmanlar, tüketicilerin satın aldıkları cilt bakım ürünlerinin içerik listesine dikkat etmeleri gerektiğini belirtiyor. Özellikle "polyethylene", "polypropylene", "polyethylene terephthalate" gibi terimlerin mikroplastik içerdiği biliniyor. Bu maddelerin yer aldığı ürünlerin tercih edilmemesi ve doğal içeriklere yönelinmesi öneriliyor.
Yasal Düzenleme Beklentisi Artıyor
Birçok Avrupa ülkesinde mikroplastik kullanımını sınırlayan düzenlemeler yürürlüğe girerken, Türkiye’de de bu konuda adım atılması yönünde beklenti artıyor. Uzmanlar, hem üreticilere hem de tüketicilere önemli sorumluluklar düştüğünü vurguluyor.