Bilal-i Habeşî, İslam tarihinde önemli bir figür olarak tanınır. İslam peygamberi Hz. Muhammed'in (s.a.v.) sahabesi ve ilk müezzini olan Bilal-i Habeşî'nin hayatı oldukça etkileyici ve ilham vericidir.
Habeşistanlı köle bir ailenin çocuğu olarak Mekke'de doğan Bilal, İslam'ı ilk kabul edenlerden biridir ve bu inancını gizli tutmadan açıkça ilan eden ilk yedi kişiden biridir. İslam'ı seçtiği haberini Ümeyye bin Halef'e ulaştığında, ağır işkencelere maruz kalmıştır. Ancak, işkencelere karşı gösterdiği dayanıklılık ve direnç, Mekkeli müşrikleri etkilemiş ve Bilal'in cesareti hakkında derin düşüncelere sevk etmiştir.
Ebu Bekir'in Bilal'i işkencelerden kurtarması, Bilal'in özgürlüğüne kavuşmasını sağlamıştır. Daha sonra Bilal-i Habeşî, Hz. Muhammed'in hicreti sırasında Medine'ye katılmış ve burada Müslümanlar arasında önemli bir rol oynamıştır.
Medine'de, namaz vakitlerini bildirmek için bir yöntem arayışı sırasında, Bilal'in ezanı okuma görevi verilmiştir. Böylece Bilal-i Habeşî, İslam'ın ilk müezzini olmuştur. Bilal'in ezan okurken yaptığı bir ekleme, Hz. Muhammed'in de takdirini kazanmıştır.
Bilal-i Habeşî, Hz. Muhammed'in yaşadığı dönemdeki tüm savaşlara katılmış ve İslam'ın yayılmasında önemli rol oynamıştır. Hz. Muhammed'in vefatından sonra Bilal, Şam'a yerleşmiş ve burada yaşamını sürdürmüştür.
Son olarak, Bilal-i Habeşî'nin ölümü, İslam topluluğunda büyük bir üzüntüye neden olmuş ve onun anısını yaşatmak amacıyla Babu’s Sağir mezarlığına defnedilmiştir. Bilal-i Habeşî'nin hayatı, cesareti ve inancıyla Müslümanlar için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.