Geleneksel Tatlı Sanatı Tehlikede
Türkiye’nin gastronomi başkenti Gaziantep’te, yüzyıllardır ustadan çırağa aktarılan baklava sanatı, genç kuşakların ilgisizliği nedeniyle tehdit altında. Kentteki birçok baklava ustası, mesleği devredecek nitelikli çırak bulmakta zorlandıklarını belirtiyor. Ustalar, hem fiziksel zorluklar hem de uzun çalışma saatleri nedeniyle gençlerin bu mesleğe yönelmediğini ifade ediyor.
Geleneksel Ustalık Zinciri Kırılıyor
Gaziantep’te baklava üretimi, yalnızca bir tatlı yapımı değil; sabır, el becerisi ve yıllar süren eğitim gerektiren bir zanaat olarak kabul ediliyor. Ancak son yıllarda bu zanaatı sürdürecek gençlerin sayısı hızla azalıyor. Ustalar, “Eskiden çocuk yaşta mutfağa giren çıraklar olurdu. Şimdi kimse bu işe heves etmiyor,” diyerek endişelerini dile getiriyor.
Fiziksel Zorluklar ve Dijital Çağın Etkisi
Baklava üretimi, sabahın erken saatlerinde başlayan ve gün boyu süren yoğun bir emek gerektiriyor. Hamurun açılması, kat kat dizilmesi, fırınlanması ve şerbetlenmesi gibi aşamalar, ustalık kadar fiziksel dayanıklılık da istiyor. Gençler ise dijital çağın sunduğu alternatif meslekleri tercih ederek mutfak zanaatlarından uzaklaşıyor.
Ustalardan Çıraklara Çağrı
Gaziantepli baklava ustaları, mesleğin devamı için gençlere çağrıda bulunuyor: “Bu işin geleceği sizin ellerinizde. Gelin, öğrenin, yaşatın.” Bazı işletmeler, çırak yetiştirmek için özel eğitim programları başlatmayı planlıyor. Ancak bu çabaların karşılık bulması için toplumsal farkındalık ve aile desteği gerektiği vurgulanıyor.
Gaziantep’in Kültürel Mirası Tehlikede
Baklava, 2013 yılında UNESCO tarafından Türkiye’nin somut olmayan kültürel mirası olarak tescillenmişti. Gaziantep ise bu mirasın kalbi konumunda. Ustaların çırak bulamaması, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda kültürel bir kayıp anlamına geliyor. Yerel yönetimler ve gastronomi dernekleri, bu alanda farkındalık kampanyaları düzenlemeye hazırlanıyor.
