Büyükşehir Belediye Meclisi’nin haziran ayı oturumunda, mülkiyeti belediyeye ait bazı taşınmazların 2886 sayılı İhale Kanunu ve 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında satışa çıkarılması için yetki verilmesi gündeme geldi. Gündem maddesi içinde Gaziantep’te uzun süredir tartışma konusu olan Tugay arazisindeki 131 arsanın da yer alması mecliste gerilime yol açtı.
Sucu: Tugay arazisi kırmızı çizgimizdir
Meclis Üyesi Mehmet Sucu, gündem maddesine sert tepki göstererek Tugay arazisinin satılmasına karşı çıktı. Sucu, “Burada yapmış olduğunuz işlem, CHP’nin kırmızı çizgisidir. 153 arsanın 131’i Tugay arazisine ait. Şehrin odaları olarak bu planlara yıllarca itiraz ettik. Tugay arazisi, bu kentin akciğeridir. Siz burada hava sirkülasyonunun geçtiği alanı imara açtınız, şimdi de satışını istiyorsunuz,” dedi.
Sucu, sürecin yargıya taşındığını da hatırlatarak, “Bu konu CHP İl Başkanlığı tarafından mahkemeye taşınmış durumda, dava süreci hâlâ devam ediyor. Siz aceleyle bu alanların satışına kalkışıyorsunuz. Bu acelecilik, bu acemilikle vatandaş mağdur edilecektir. Yarın bir mahkeme iptal kararı verirse alan kişiler büyük sorun yaşar,” ifadelerini kullandı.
Orman arazisini satıyorsunuz, halk zarar görecek
Tugay arazisinin orman vasfı taşıdığını ve şehir için stratejik öneme sahip olduğunu vurgulayan Sucu, “Şehir batıdan hava alır, bunu defalarca söyledik. Siz bu alanları planlayarak, ardından satışına geçiyorsunuz. Burada yapılan işlem yanlıştır. Dün olduğu gibi bugün de bu planlara karşı çıkacağız,” dedi.
Uğur: Satılacak alan Tugay değil, algı oluşturuluyor
Meclis Başkanvekili Halil Uğur ise iddialara yanıt vererek, satılacak alanın Tugay arazisiyle karıştırıldığını ifade etti. Uğur, “Fatma Şahin’in de bu şehirde kırmızı çizgileri vardır. Satışa konu olan arsa, adliye ile Büyükşehir Belediyesi Stadyumu arasındaki bölgededir. Burası eski Tugay arazisi değildir ve bir tane bile ağaç yoktur,” dedi.
Uğur, yapılan eleştirilerle kamuoyunda yanlış algı oluşturulduğunu savunarak, “Algı yaratılıyor; sanki Tugay’daki tüm ağaçlar kesilecekmiş gibi. Meclis üyeleri olarak birlikte çıkıp gidip yerinde inceleme yapabiliriz. Üst ölçekte şehrin ihtiyacına göre ağaçlandırılacak alanlar zaten planlarda yer alıyor. Bu süreç iki üç yıldır birkaç oda ile birlikte yönetiliyor,” şeklinde konuştu.
Osman Toprak: Askeri alan, imara açılan yerde ağaç yok
Büyükşehir Meclis Üyesi Osman Toprak da söz alarak, “Tugay arazisi imar planında askeri alan olarak geçiyor, ağaçlandırma alanı değil. İmara açılması planlanan yerde de bir tane bile ağaç yok,” dedi.
Toprak, satıştan elde edilecek gelirin Karacaburç’a taşınacak yeni Tugay alanı için kullanılacağını belirterek, “Bu satıştan elde edilecek gelirle hem Tugay yeni yerine taşınacak hem de halkın erişimine açık bir millet bahçesi planlanıyor,” dedi. Ayrıca metronun arkasındaki bölgede geçmiş dönemde yüzde 64 kamulaştırma yapıldığını ve Hasan Celal Güzel Parkı’nın bu kaynakla oluşturulduğunu hatırlattı.
Sucu ise yanıt olarak, “Ben planlamadan bahsediyorum. O dönemde de AKP’li belediye yanlış oranlarla plan yaptı. 5 birim olması gereken yer 15 birim oldu. O kaynakla 100. Yıl Parkı yapılacaktı ama hâlâ kamulaştırması tamamlanmadı,” dedi.
Özseven: Ağaç varsa adı ağaçlık olur
Meclis Üyesi de söz alarak, “Burada sadece kelime oyunu yapılıyor. Eğer bu alanlarda ağaç varsa adı ağaçlık olur. Gaziantep’in yeşil alana ihtiyacı var. Çocuklarımız ve torunlarımız için güzel bir miras bırakmalıyız. Yaşlılar için alanları imara açın, destek verelim; ama ağaç varsa adını doğru koyalım. Takdiri Gaziantep kamuoyuna bırakıyorum,” ifadelerini kullandı.
Osman Toprak, “Askeriye alanıyla ilgili olarak ‘Hiç ağaç kesmedik’ dedi. Ancak meclisten karar geçtikten sonra ormanın içine girildi ve ağaç kesilmeye başlandı. Sayın Bakan Hanım ise 'Bir tek ağaç dahi kestirmem' demişti. Daha önce stadyumun yerine cami yapılacağı söylenmişti, caminin yeri değişti ama kaç ağaç kesildi? Cami, doğrudan ormanın içine yapıldı.”
Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Hasan Şencan, ise “Osman Bey, askeriye alanıyla ilgili olarak ‘Hiç ağaç kesmedik’ dedi. Ancak meclisten karar geçtikten sonra ormanın içine girildi ve ağaç kesilmeye başlandı. Sayın Bakan Hanım ise 'Bir tek ağaç dahi kestirmem' demişti. Daha önce stadyumun yerine cami yapılacağı söylenmişti, caminin yeri değişti ama kaç ağaç kesildi? Cami, doğrudan ormanın içine yapıldı.” dedi.
