Uzmanlara göre saç dökülmesi, sadece genetik faktörlerle sınırlı değil. Hormonal değişimler, demir eksikliği, tiroit sorunları, stres ve yetersiz beslenme en yaygın nedenler arasında yer alıyor. Mevsim geçişleri de saç dökülmesinde önemli rol oynuyor. Özellikle sonbahar ve ilkbahar dönemlerinde, saç kökleri döngüsel olarak dinlenme evresine geçiyor ve günlük dökülme miktarı artıyor.
Beslenme Saç Sağlığının Anahtarı
Saç kökleri, vücuttaki vitamin ve mineral dengesinden doğrudan etkileniyor. B12, D vitamini, çinko, biotin ve demir eksiklikleri saç dökülmesini hızlandırabiliyor.
Uzmanlar, özellikle yumurta, balık, ceviz, yeşil yapraklı sebzeler, kırmızı et ve tam tahılların düzenli tüketilmesini öneriyor. Ayrıca, fazla kafein ve işlenmiş gıdalar saç tellerinin güçsüzleşmesine yol açabiliyor.
Stres En Büyük Tetikleyici
Psikolojik stres, saçın büyüme döngüsünü bozar. Bu durum, telogen effluvium olarak bilinen geçici dökülmelere neden olur. Uzmanlara göre stresin kronikleşmesi, saçın büyüme evresini kısaltır ve yeni saç çıkışını geciktirir.
Yoga, meditasyon ve düzenli egzersiz gibi aktiviteler, stres hormonlarını dengeleyerek saç dökülmesinin azalmasına yardımcı olabilir.
Saç Derisine Yönelik Doğru Bakım
Nazik Temizlik:
Sülfatsız şampuanlar tercih edilmeli. Aşırı sıcak su ve sık yıkama, saç derisindeki doğal yağı yok eder.
Masaj Etkisi:
Her gün 5 dakikalık saç derisi masajı, kan dolaşımını artırarak köklerin oksijenlenmesini sağlar.
Doğal Yağ Desteği:
Argan yağı, hindistancevizi yağı ve biberiye yağı gibi doğal yağlar saç köklerini besleyerek dökülmeyi azaltabilir.
Kimyasal Uygulamalardan Kaçının:
Sık sık boya, fön veya ısı işlemleri saçı zayıflatır. Bu uygulamalar arasında en az 4-6 hafta ara verilmesi öneriliyor.