Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın faiz indirimi için acele etmeyeceklerini ancak, "bu yılın bir noktasında" bunu yapmanın muhtemelen uygun olacağını belirtmesinin ardından pozitif seyir izlenirken, bugün gözler Avrupa Merkez Bankasının (ECB) faiz kararına çevrildi.
Başkan Powell, ABD Temsilciler Meclisinin Finansal Hizmetler Komitesi'nde yarı yıllık Para Politikası Raporu'na ilişkin dün yaptığı sunumda, ekonominin genel olarak beklendiği gibi seyretmesi halinde "bu yılın bir noktasında" politika kısıtlamalarını azaltmaya başlamanın muhtemelen uygun olacağını belirterek, "Ancak ekonomik görünüm belirsiz ve yüzde 2'lik enflasyon hedefimize doğru devam eden ilerleme garanti değil." ifadesini kullandı.
Politika kısıtlamalarını çok erken veya çok fazla azaltmanın enflasyondaki ilerlemenin tersine dönmesine neden olabileceğine dikkati çeken Powell, bunun sonucunda enflasyonu yüzde 2'ye geri döndürmek için daha da sıkı politikaların gerekebileceği uyarısında bulundu
Ayrıca, Powell, ülkenin büyük bankalarının sermaye gerekliliklerine ilişkin önerilen teklifte, değişiklik olabileceğinin sinyalini de verdi.
Analistler, Powell'ın sözle yönlendirmelerinin piyasalar tarafından pozitif karşılandığına işaret ederek, yarın ülkede açıklanacak tarım dışı istihdam verilerinin iş gücü piyasasının gidişatına dair sinyaller verebileceğini ve bu durumun Fed'in ilerleyen dönemde atacağı adımları etkileyebileceğini anımsattı.
Ayrıca, Fed'in Amerikan ekonomisindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı "Bej Kitap" raporunda da ekonomik faaliyetin ocak ayının başından bu yana hafif artış kaydettiği bildirildi. Raporda, gelecekteki ekonomik büyümeye ilişkin görünümün genel olarak olumlu kalmaya devam ettiği aktarıldı.
Dün Fed yetkililerinin sözle yönlendirmeleri de takip edilirken, San Francisco Fed Başkanı Mary Daly, fiyat istikrarı konusunda işi bitirmeye kararlı olduklarına dikkati çekerek, yüksek faiz oranlarının konut maliyetlerini geçici olarak artırdığını ancak enflasyonu düşürmek için buna ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Artan konut maliyetlerinin yüksek enflasyonun temel itici gücü olduğuna işaret eden Daly, Fed'in enflasyonu düşürmede kararlı olduğunu yineledi.
Ülkede 30 yıl vadeli mortgage faizleri de geçen hafta yüzde 7,02'ye gerilerken, mortgage başvuruları yüzde 9,7 artmıştı.
Öte yandan dün ABD'de açıklanan veriler, iş gücü piyasasında yumuşama sinyalleri verdi. ADP özel sektör istihdamı, şubatta 140 bin kişiyle piyasa beklentilerinin altında artış kaydederken, JOLTS açık iş sayısı da ocakta 8 milyon 863 bine gerilemesine karşın öngörülerin üzerinde gerçekleşti.
Yavaşlamaya devam eden yıllık ücret artışı da aynı dönemde yüzde 5,1 ile Ağustos 2021'den bu yana en düşük seviyesini kaydetti.
Söz konusu gelişmelerin ardından para piyasalarında Fed'in faiz indirimine başlama ihtimali mayısta yüzde 20 ve haziranda yüzde 68 ile fiyatlanıyor.
ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi 4 baz puan gerileyerek yüzde 4,10 seviyesine inerken, yükseliş eğilimini üst üste 7'nci işlem gününe taşıyan altının ons fiyatı, şu sıralarda yüzde 0,6 artışla 2 bin 159 dolardan alıcı buluyor.
Düşüş eğilimini üst üste 5'inci işlem gününe taşıyan dolar endeksi, şu dakikalarda önceki kapanışının yüzde 0,1 altında 103,2 seviyesinde bulunuyor.
Orta Doğu'daki gelişmeler yakından takip edilirken, Brent petrolün varil fiyatı yatay bir seyir izleyerek 82,6 dolardan işlem görüyor.
Kripto para piyasalarında hafta içinde 69 bin doların üzerine çıkarak rekor tazeleyen Bitcoin, 66 bin doların hemen altında dengelendi.
Pay piyasaları tarafında ise nakit desteği aradığına yönelik ABD basınında çıkan haberlerin ardından yüzde 40'tan fazla gerileyen New York Community Bank'ın hisseleri, Bankanın 1 milyar doların üzerinde sermaye artırdığını duyurması sonrasında toparlandı. New York Community Bank hisseleri dün yüzde 7'nin üzerinde kazançla günü tamamladı.
Dün, New York borsasında, Nasdaq endeksi yüzde 0,58, S&P 500 endeksi yüzde 0,51 ve Dow Jones endeksi de yüzde 0,20 artış kaydetti. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni güne de pozitif bir seyirle başladı.
Avrupa borsalarında da dün pozitif seyir hakim olurken, bugün ECB faiz kararının ardından ECB Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı sözle yönlendirmeler yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, bankanın bugün gerçekleştireceği toplantıda faizleri sabit bırakacağına kesin gözüyle bakıldığını belirterek, toplantı sonrası Lagarde'ın açıklamalarında ECB'nin önümüzdeki dönemde atacağı adımlara yönelik sinyaller aranacağını söyledi.
Para piyasalarında, ECB'nin ilk faiz indirimine gitme ihtimali nisanda yüzde 23 ve haziranda yüzde 85 ile fiyatlanıyor.
Öte yandan, yükseliş eğilimini üst üste dördüncü işlem gününe taşıyan avro/dolar paritesi, şu sıralarda önceki kapanışının hemen üzerinde 1,0900 seviyesinde bulunuyor.
Dün, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,43, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,66, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,10 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,28 değer kazandı. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne de pozitif bir seyirle başladı.
Asya pay piyasalarında Güney Kore hariç, negatif seyir öne çıkarken, Japonya Merkez Bankasının (BoJ) negatif faiz politikasına son verebileceğine yönelik beklentiler güçlendi.
BoJ yönetim kurulu üyesi Junko Nakagawa, ülke ekonomisinin güçlü ücret artışıyla desteklenen fiyat hedefine ulaşma yolunda istikrarlı bir ilerleme kaydettiğini söyledi.
Japonya'da hazirandan bu yana görülen en hızlı ücret artışının ardından Japon yeni dolar karşısında değer kazanırken, bu durumun ülke pay piyasalarını aşağı yönlü baskıladığı görülüyor.
Analistler, Nakagawa'nın sözle yönlendirmelerinin ardından BoJ'un gelecek aylarda negatif faiz oranlarını sona erdireceği ilişkin beklentilerin arttığını ifade ederek, dolar/yen paritesinin 148,4 ile yaklaşık son bir ayın en düşük seviyesine indiğini bildirdi.
Öte yandan, bugün Çin'de ihracat ve ithalat verileri beklentin çok üzerinde gelmesine rağmen Çin borsalarında risk iştahı düşük seyrediyor.
Ülkede, şubatta yıllık bazda ihracat yüzde 7,1 ve ithalat yüzde 3,5 artışla tahminleri geride bıraktı.
Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,9, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,5 gerilerken, Güney Kore'de Kospi endeksi ise yüzde 0,2 artış kaydetti.
Yurt içinde dün satıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,31 değer kaybıyla 8.744,58 puandan tamamladı.
Dolar/TL, dün alıcılı bir seyir izleyerek günü önceki kapanışının yüzde 0,6 üzerinde 31,7723'ten tamamlamasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 31,8300 seviyesinden işlem görüyor.
Öte yandan, dün Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) sıkı para politikası duruşunu destekleyici ilave sıkılaşma adımları kapsamında, kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık tesis edilme kararı alındı.
Merkez Bankasınca belirlenen kredilerin aylık yüzde 2 büyüme oranını aşan kısmı için TL cinsinden zorunlu karşılık 1 yıl süreyle bloke olarak tutulacak.
TCMB Para Politikası Kurulu'nun 22 Şubat'taki toplantısına ilişkin yayımlanan özette, "Enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır. Kredi büyümesi ve mevduat faizinde öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması desteklenecektir." ifadeleri kullanılmıştı.
Analistler, bugün yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise ECB faiz kararı ve Lagarde'ın açıklamalarının yanı sıra yoğun veri gündeminin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksin 8.700 ve 8.600 puanın destek, 8.800 ve 8.900 puanın ise direnç konumunda olduğunu kaydetti.
Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:
10.00 İngiltere, şubat ayı konut fiyat endeksi
10.00 Almanya, ocak ayı fabrika siparişleri
14.30 Türkiye, haftalık para ve banka istatistikleri
16.15 ECB'nin faiz kararı
16.30 ABD, ocak ayı ticaret dengesi
16.30 ABD, haftalık işsizlik maaşı başvuruları
16.45 ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması
17.30 Türkiye, şubat ayı hazine nakit dengesi