Günlük hayatımızda pek çoğumuzun şahit olduğu veya birilerinden duyduğu şeylerden biri de, kişinin hastalıktan öldüğünde şehitlik statüsünü kazanabileceğidir. Bir Müslümanın ciddi bir hastalıktan ölmesi halinde, hastalığından dolayı çektiği sıkıntının, onun günahlarına keffaret sayılabileceğine inanılır. Peki kanserden veya hastalıktan ölenler şehit sayılır mı? Dinimize göre Peygamberimizden sonra en yüksek mertebe şehadet mertebesidir. Müslümanların hem dünyada hem de ahirette şehit sayılabilmesi için "Kâmil Şehit" tabiri kullanılmaktadır. Kişi mükemmel bir şehit ya da bir Ulawi şehidi olabilir. Dünyada şehit sayılmayan, yıkanıp kefenlenen, defnedilen, fakat ahirette şehit sayılacak olan kimseye şehit denir. Ahirette şehitler grubuna dahil edilebilecek diğer kişiler ise şunlardır: Suda boğulanlar, ateşte yanarak ölenler (İbnu Mace, Cihad, 17), moloz altında mahsur kalanlar, bulaşıcı hastalıktan ölenler. hastalıklar İnsanlar, ateşten ölen insanlar, bilgiye giden yolda ölen insanlar, doğum sırasında veya doğum sonrasında ölen insanlar, baş ağrısından ölen insanlar, karın ağrısından ölen insanlar, ağrıdan ölen insanlar, iş nedeniyle ölen insanlar -ilişkili yaralanmalar, her hafta ölenler Beşinci gecede ölen adam. Akrep, yılan sokması gibi nedenlerle hayatını kaybeden insanlar…
Kanserden ölenler şehit sayılır mı?
Şiddetli acılar çekerek ölen hasta bir müminin şehit olduğunu doğrudan söyleyemeyiz ama onun şehit olarak ödüllendirileceğine dair vaad vardır. Şehitlik olayı ise çok farklıdır. Tedavi amaçlı kullanılabilecek isimleri Allah'ın (cc) kanser için kullandığı en güzel isimlerinden şu şekilde ayırt edebiliriz: "Ya Şafi, Ya Latif, Ya Ganiy, Ya Rahim".
Aynı şekilde kanser hastaları için okunabilecek dualar arasında Mü'min Suresi'nin de oldukça önemli olduğu bilinmektedir. Kanser hastası kişiler eğer hastalıkları çok şiddetli değilse yani kendi başlarına okuyabiliyorlarsa bu bölümü her gün okuyabilirler. Tevbe Suresi 14. ayeti: "Ve yeshfî sudura kavmi'm-mu'minîne ve Yüzhib ğayza kulûbihim." Okunabilir.
Şehitlik günaha kefaret olabilir mi?
Ebu Katade (r.a)'nin rivayetine göre Peygamberimiz (s.a.v.)'e şöyle demiştir: "Ya Resulallah! Eğer Allah yolunda öldürülürsem bu benim günahıma kefaret olur mu?" Peygamberimiz (Allah'ın selamı ve bereketi onun üzerine olsun) ona şöyle dedi:
"Evet, sabrederseniz, sevabını yalnızca Allah'tan beklerseniz, ön saflardan kaçmadan düşmanla savaşırsanız ve Allah yolunda öldürülürseniz, bu sizin günahlarınızı kefaret olur. Ama borçlarınız bunlardan değildir. "Bu Gabriel'in bana söylediği şeydi. (Müslim, İmaar, 117; Tirmizî, Cihad, 33/1712)
