Pandemi Sonrası Gençlerde Kalp Krizi Alarmı!
Pandemi Sonrası Gençlerde Kalp Krizi Alarmı!
İçeriği Görüntüle

Yüksek tansiyon, kanın atardamar duvarlarına sürekli yüksek basınç uygulamasıyla oluşan ve çoğunlukla belirti vermeden ilerleyen ciddi bir sağlık sorunudur. Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Mustafa Hakan Şahin, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, tansiyonun büyük (sistolik) ve küçük (diyastolik) değerlerinin önemine değindi. Büyük tansiyonun 120-139, küçük tansiyonun 80-89 aralığında olmasının hipertansiyon öncesi dönem olduğunu belirten Şahin, bu seviyelerde ek risk faktörleri varsa ilaç tedavisi gerekebileceğini söyledi.

Tek Ölçüm Yeterli Değil

Dr. Şahin, hipertansiyon tanısında tek ölçümün yeterli olmadığını, sürekli yüksek ortalamanın kalp, beyin ve böbrek hastalıklarına zemin hazırladığını ifade etti. Hipertansiyonun sadece yüzde 5-10 oranında tıbbi nedenlere bağlı olduğunu, geri kalan vakaların yaşam tarzı ve çevresel faktörlerden kaynaklandığını açıkladı.

Günlük Ortalama Tuz Tüketimi 20 Gram Civarında

Genetik faktörlerin yüzde 30-50 oranında etkili olduğunu, yaş ilerledikçe hipertansiyon riskinin arttığını söyleyen Şahin, sağlıksız beslenme, aşırı tuz tüketimi, potasyum eksikliği, obezite, hareketsizlik, sigara, alkol, stres, yetersiz uyku ve uyku apnesi gibi birçok etkenin hastalığı tetiklediğini belirtti. Türkiye’de günlük ortalama tuz tüketiminin 20 gram civarında olduğunu ve bu miktarın önerilenin dört katı olduğunu hatırlattı.

Hipertansiyon Riskini Yüzde 15 Artırdı

Çevresel faktörlerin de hipertansiyonu tetiklediğini söyleyen Dr. Şahin, havadaki ince toz partiküllerindeki her 10 mikrogramlık artışın hipertansiyon riskini yüzde 15 artırdığını vurguladı. Ayrıca, toprak ve sudaki kurşun, kadminyum ve arsenik gibi ağır metallerin tansiyonu yükselttiğini, şehir gürültüsü ve trafik kirliliğinin ise stres ve uyku bozuklukları yoluyla riski artırdığını dile getirdi.

Yılda En Az Bir Kez Tansiyonunuzu Ölçün

Son olarak, hipertansiyonun erken teşhisinin yaşamı tehdit eden hastalıkların önlenmesinde kritik öneme sahip olduğunu belirten Dr. Şahin, hiç şikayeti olmasa bile herkesin yılda en az bir kez tansiyon ölçtürmesini önerdi. Sağlıklı yaşam alışkanlıklarının benimsenmesi ve çevresel faktörlere karşı farkındalık oluşturulmasının da hipertansiyonla mücadelede temel adımlar olduğunu sözlerine ekledi. 

Kaynak: AA