Havaların soğumasıyla birlikte grip ve soğuk algınlığı belirtileri ortaya çıkabiliyor. Öte yandan uzmanlar, bağışıklık sistemini güçlendirmek için beslenmenin önemine dikkat çekerek, C vitamini tüketmenin, A ve E vitaminleri, demir, çinko ve omega-3 yağ asitlerini içeren besinler tüketmenin önemini vurguluyor.
Uzun süre enerji ve tokluk hissi vermesi nedeniyle sağlıklı beslenenlerin vazgeçilmezi olan dut, hastalıklarla mücadele için de tüketilmesi tavsiye ediliyor.
Karaciğer, böbrek ve kalp hastalıklarının tedavisinde mucizevi etkileri bulunan kuru dut tüketimi giderek artıyor.
Bu yiyecek bağışıklık oluşturabilir ve grip ve soğuk algınlığını önleyebilir.
Kurutulmuş dutların organları temizleme özelliğini duymuş olanlar, evdeki bu süper besini kaçırmamalı.
Enerji sağlar
Kuru dut, B1, B2, C ve K vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum ve demir gibi vücudumuza oldukça faydalı mineralleri de içerir. Her sabah bir avuç kuru dut yediğinizde tüm bu faydalı maddeleri alacağınız için kendinizi daha sağlıklı ve enerjik hissedebileceksiniz.
Hastalıklara karşı bir bariyerdir
Kuru dut güçlü antioksidan özelliklere sahip bir besindir ve başta C vitamini olmak üzere çeşitli vitaminler içerir. Kuru dut bu özelliğinden dolayı vücuttan serbest radikalleri temizler ve düzenli tüketimi vücudu grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi kış hastalıklarından kanser türlerine kadar çeşitli hastalıklardan korur. Mevcut hastalıkların iyileşme sürecini hızlandırır ve mikropların yayılmasını engeller.
Karaciğer ve böbrek sağlığına iyi gelir
Dut karaciğer ve böbreklere faydalı besinlerin başında gelir. Dut bu özelliklerini kuru haldeyken bile koruyarak, özellikle karaciğer yağlanması gibi ciddi sorunlarda vücudumuza büyük katkı sağlar. Vücuttaki toksinleri atma özelliği vardır, böbrekleri ve karaciğeri temizler.
Kolesterolün dengelenmesine yardımcı olun
Her gün bir avuç kuru dut yemek, içerdiği şeker nedeniyle herhangi bir olumsuz etki yaratmaz ancak aslında vücudun kötü kolesterolü düşürmesine ve kolesterolü dengelemesine yardımcı olur. Ancak elbette tüketimin aşırı olmaması, ölçülü yapılması gerekiyor. Öte yandan kuru dut, güçlü antioksidan özelliğinden dolayı serbest radikalleri vücuttan uzaklaştırırken, kan damarlarında biriken ve zamanla plak oluşumuna yol açabilecek zararlı maddeleri de vücuttan atmaz. vücuttan serbest radikallerin rolü. Vücuttan çıkıyorlar. Bu, vücudumuzu tıkalı kan damarlarından ve buna bağlı kalp hastalıklarından korur ve kan dolaşımının sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlar.
Hazımsızlık problemlerini çözün ve hafızayı geliştirin
Kuru dut aynı zamanda sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasına yardımcı olan besin lifi de içerir. Hepimizin bildiği gibi dut özellikle mideye faydalıdır.Her gün bir avuç kuru dut yemek hazımsızlık ve şişkinlik gibi yaygın sorunları çözebilir. Yukarıda da açıkladığımız gibi kuru dut, antioksidan özelliğinden dolayı vücudumuzdaki serbest radikalleri temizleyerek kan dolaşımının normal ve sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlar. Kanın sağlıklı çalışması nedeniyle beyin, sağlıklı çalışması ve işlevlerini tam olarak yerine getirebilmesi için ihtiyaç duyduğu yeterli oksijeni alır.
Egzama sorunlarına iyi gelir
Kurutulmuş dut içeriğindeki vitamin ve minerallerin birleşiminden dolayı cilt sağlığına da olumlu etki yapmaktadır. Ancak dilerseniz sadece diyet yoluyla değil dışarıdan da değerlendirerek ciltteki etkilerini daha hızlı görebilirsiniz. “Peki o zaman ne olur?” diye sorarsanız hemen açıklayalım. Küçük bir tencereye yaklaşık 2 bardak su koyun, ardından 1 avuç (bol) kuru dut ekleyip kaynatın. Yaklaşık 5-10 dakika kaynattıktan sonra karışımı süzün, kuru dutları bir kenara koyun ve egzamadan etkilenen cilt bölgesini yaklaşık 10 dakika kaynar suyun yükselen buharının altına koyun ve ardından buhar banyosu yapın.
Anemiyi önleyin
Kansızlığınız varsa yiyeceklerden destek almaya çalışıyor olabilirsiniz. Size yardımcı olabilecek besinlerden biri de her mevsim kolaylıkla bulabileceğiniz dut kurusu. Kurutulmuş dut, bir yandan kan dolaşımını etkileyen böbrek ve karaciğerin sağlıklı çalışmasını sağlaması, diğer yandan da bol miktarda K vitamini içermesi nedeniyle vücutta hematopoietik etkiye sahiptir.
