Son yıllarda, gluten hassasiyeti beslenme konuları arasında büyük ilgi çekiyor. Bazı tıp uzmanları, glutenin birçok sağlık sorununun gelişiminde rol oynadığını iddia ederken, diğerleri, çölyak hastalığı veya buğday alerjisi olmayan kişilerde gereksiz yere glutensiz diyet uygulanmasının ve pahalı glutensiz takviye ürünlerin piyasaya sürülmesinin sakıncalarını vurguluyorlar.
Ekmek, makarna, bulgur pilavı ve unlu mamuller gibi sofralarda sıkça tüketilen gıdalarda bulunan bitkisel protein gluten, özellikle çölyak hastaları ve buğday alerjisi olanlar için önemli bir sorun teşkil etmektedir. Gluten konusunda tıp uzmanları arasında farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı doktorlar, sağlıklı bir yaşam için tahılların ve dolayısıyla glutenin tamamen çıkarılması gerektiğini savunurken, diğerleri glutenin sadece çölyak hastalığı ve buğday alerjisi olanlar için zorunlu olduğunu belirtmektedir. Harvard Üniversitesi, tam tahılları 10 süper besin arasında gösterirken, İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Atilla Bektaş, Akdeniz diyetinde günlük 10 ila 20 gram glutenin tüketildiğini belirtmektedir. Glutensiz diyetin sadece çölyak hastalığı ve buğday alerjisi olanlar için zorunlu olduğunu vurgulamaktadır.
GLUTEN HASSASİYETİ NEDİR, NASIL TANI KONUR?
Doktor Atilla Bektaş, çölyak dışı gluten hassasiyetinin, çölyak hastalığı ve buğday alerjisi gibi ciddi klinik tabloların aksine belirgin semptomlara neden olmadığını belirtmektedir. Gluten hassasiyeti, zaman zaman huzursuz bağırsak sendromu (IBS) ile karıştırılabilen bir durumdur. Gluten, buğday, arpa ve çavdarda bulunan bir bitkisel protein olarak bilinir. Çölyak hastalığı (%1), çölyak dışı gluten hassasiyeti (%0,63 - 6) ve buğday alerjisi (%0,1-0,6) gibi hastalıklarla ilişkilendirilir. Çölyak dışı gluten hassasiyeti için net bir tanı yöntemi bulunmamaktadır. Genellikle, gluten içermeyen bir diyetle semptomlarda en az %30 oranında azalma gözlemlenmesi ve ardından tekrar gluten içeren bir diyete geçilmesi (günlük 6-8 gram; ortalama 80 gram makarna veya 4 dilim ekmek) ve semptomların geri dönmesiyle tanı konur.
GLUTEN HASSASİYETİ HANGİ BELİRTİLERLE ORTAYA ÇIKAR?
Gluten hassasiyetinin belirtileri, genellikle mide ve bağırsak problemleriyle karakterize edilir. Bu belirtiler arasında karın ağrısı, şişkinlik ve bağırsak alışkanlığının değişmesi (ishal veya kabızlık) bulunmaktadır. Ayrıca, yaygın olarak görülen diğer belirtiler arasında çabuk yorulma, baş ağrısı, eklem ve kemik ağrıları, duygu durum bozuklukları (depresyon, bipolar bozukluk), deri problemleri, zihinsel bulanıklık ve dikkat eksikliği yer alır. Ancak çölyak dışı gluten hassasiyeti, huzursuz bağırsak sendromu (IBS) ile sık sık karıştırılabilmektedir. İki durumda da benzer şikayetler ve bulgular ortaya çıkabilir. Bazı araştırmacılar, çölyak dışı gluten hassasiyetini, huzursuz bağırsak sendromunun bir alt kategorisi olarak görürler.
GLUTEN HASSASİYETİ NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Çölyak dışı gluten hassasiyeti teşhisi, çölyak hastalığı ve buğday alerjisi olasılıkları dikkate alındıktan sonra bir gastroenterolog tarafından yapılmalıdır. Çölyak hastalığında semptomlar günde 100 mg gluten tüketimiyle ortaya çıkarken, çölyak dışı gluten hassasiyetinde bu miktar günlük 6-8 gram gluten tüketimi ile belirginleşir. Bu da günlük ortalama 80 gram makarna veya 4 dilim ekmek anlamına gelmektedir. Çölyak hastalığı ve buğday alerjisi durumlarında, gluten içeren gıdalar ömür boyu tamamen diyetten çıkarılır. Ancak çölyak dışı gluten hassasiyetinde, altı ay süreyle gluten içeren ekmek, makarna, bulgur pilavı ve unlu mamuller gibi gıdaların tüketimi sınırlanır. Bu sürenin sonunda, şikayetlerin tekrarlanmaması durumunda kişiye tekrar gluten içeren gıdalar verilir ve eğer şikayetler tekrarlamazsa, gluten içeren beslenme düzenine geri dönülür.
GEREKSİZ YERE GLUTENSİZ DİYET UYGULAMAK SAKINCALI MI?
Çölyak hastalığı veya buğday alerjisi olmayan bireylerin gereksiz yere glutensiz diyet uygulaması, pahalı ve zor bir seçenektir ve sağlıklı değildir. Glutensiz diyetler, tahıl grubu besinlerin eksikliğine neden olarak lif, mineral ve vitamin alımını azaltabilir. Ayrıca, tip 2 diyabet, kalp krizi ve obezite riskini artırabilir. Bu nedenle, sağlıklı bireyler için gluten içeren gıdaların, özellikle tam tahılların tüketilmesi önemlidir, ancak işlenmiş veya rafine edilmiş olmamalarına dikkat edilmelidir.
GLUTEN HASSASİYETİNDEN KORUNMAK İÇİN NELERE DİKKAT ETMEK GEREKİR?
Gluten hassasiyetinden kaçınmak için gluten içeren besinleri sınırlamak yerine, sağlıklı bireylerin aslında gluten içeren gıdaları tüketmeleri önemlidir. Harvard Üniversitesi, tam tahılları 10 süper besin arasında göstermektedir. Dünyanın en sağlıklı diyetlerinden biri olan Akdeniz diyetinde günlük olarak 10 hatta 20 gram gluten içeren tam tahıllar tüketilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü, obeziteyle mücadelede tam tahıl, sert kabuklu yemişler, meyve ve sebzelerin tüketilmesini önermektedir. Bu nedenle, sağlıklı bireyler için gluten içeren gıdaların diyetlerine dahil edilmesi faydalıdır.
Son yıllarda, Atkins diyeti ve taş devri diyeti gibi kısıtlayıcı beslenme planlarının zararları üzerine pek çok araştırma yapılmıştır. Bu gibi moda diyetlerin yanı sıra, çölyak hastalığı sayısıyla orantısız şekilde artan glutensiz diyetin (GFD) popülerliği de uzun süredir devam etmektedir. Yüksek kar marjına sahip glutensiz diyet pazarı bugün yıllık 15 milyar doları aşmıştır ve bu konuda bilimsel dayanaklardan yoksun, pazarlama odaklı bazı kitapların etkisi büyük olmuştur.
Bağırsak problemleri yaşayan bireyler genellikle tahıllara karşı ön yargılıdır, ancak gluten içermeyen gıdaların dışında tüketilen diğer gıdaların da çeşitli gıda intoleransı veya alerjilere yol açabileceği bilinmektedir. Örneğin, süt, yumurta, baklagiller, çilek veya domates gibi bazı meyve ve sebzelerin tüketilmesiyle benzer şekilde gıda intoleransı veya alerjisi görülebilir. Glutensiz diyete alternatif olarak, karabuğday da bireysel duyarlılıkların tanımlanması için incelenmiştir.