Gaziantep, Osmanlı döneminden günümüze ulaşan sayısız tarihi çeşmeye ev sahipliği yapıyor. Bu çeşmeler, kentin su medeniyetinin ve geçmiş yaşam biçimlerinin en somut izlerini taşırken, günümüzde bazıları yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. İçme suyu şebekesi kurulmadan önce şehir, su ihtiyacını kayalara oyulmuş kanallar ve çeşitli su yolları aracılığıyla karşılıyordu. XIII. yüzyıldan itibaren inşa edilen bu yapılar, Gaziantep’in su kültürünü gözler önüne seriyor.
Gaziantep’te Su Kaynaklarının tarihi
Tarihi kaynaklara göre, Bedreddin el-Ayni 1330 yılında Antep’ten Halep’e su taşınması için Kuveyk Kanalı’nın yapımını denetlemiş ve bugün bu kanalın izleri Oğuzeli ilçesinde hâlâ görülebilmekte. Şehirde su, evlere, meydanlara ve dinsel yapılara yönlendirilmiş; kayalara oyulmuş “kastel” adı verilen depolama alanlarında toplanmıştır. Bu mekanlar, 3-10 metre arası derinliklerde, havuz biçiminde yapılmış ve çevresine oturma alanları ile çeşitli yardımcı yapılar inşa edilmiştir.
Gaziantep’te Kaybolmuş Tarihi Çeşmeler
Demirligane Çeşmesi: Kozluca Mahallesi Kutlar Sokak üzerinde bulunan Demirligane Çeşmesi, günümüzdeki mimarisiyle yakın zamanda restore edilmiştir. Ancak eski fotoğraflarına bakıldığında, çeşmenin kesme taştan yapıldığı ve kitabesinin bulunduğu görülmektedir. Kitabede yapım tarihi 1592, onarım tarihi ise 1959 olarak yazmaktadır. Dikey bandı iki sütunun taşıdığı, iç içe beşik kemerli niş içerisinde musluk yerinin bulunduğu çeşme halen akar durumdadır. Yanlış onarımlar ve boyamalar orijinal görünümünü etkilese de, tarihî değeri ve yerini koruması açısından önemlidir.
Arasta Çeşmesi: Gaziantep’te Osmanlı döneminde, her mahallenin su ihtiyacını karşılamak amacıyla çeşmeler inşa edilmiştir. Bu su yapıları genellikle merkezi noktalarda veya küçük meydancıklarda yer alıyordu. Evlerin altından geçen “Livas” adı verilen su yolları sayesinde, içme ve kullanma suyu evlere ulaştırılabiliyordu.
Ticaret bölgelerinde nüfus yoğunluğuna bağlı olarak çeşmelere daha fazla ihtiyaç duyulmuştur. Bu çeşmelerden biri olan Arasta Çeşmesi, Hacı Nasır Camii duvarına bitişik ve Elmacı Pazarı’nın Gaziler Caddesi çıkışında yer alır. Halk arasında Gaziler Çeşmesi olarak da bilinen bu yapı, zaman zaman kaynakların kesilmesi nedeniyle “19. kuru çeşme” olarak anılmıştır. Bugün ise hâlâ su kaynağı başında halka hizmet vermektedir.
Hüseyin Paşa Çeşmesi: Gaziantep’in Gaziler Caddesi’nde yer alan Hüseyin Paşa Çeşmesi, 1747 yılında Darendeli Hüseyin Paşa ve Antep nakib-ül-eşraf kaymakamlarından Hacı Ömer oğlu Hacı Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Halk arasında Köse Mustafa Çeşmesi olarak da bilinir. Siyah ve beyaz yöresel taşlardan inşa edilen çeşmenin üzerinde herhangi bir süsleme bulunmamakta, sade mimarisiyle dikkat çekmektedir.
Gökçepayam Roma Çeşmesi: Araban ilçesi Gökçepayam köyünde bulunan tarihi Roma çeşmesi, bakımsızlık nedeniyle çöp ve balçıkla dolmuş durumda. Vatandaşlar, çeşmenin kanalizasyona dönüşmesi ve çevresindeki diğer Roma çeşmelerinin benzer şekilde kaderine terk edilmesinden şikâyetçi. Köy sakinleri, yetkililerin çeşmeyi temizlemesi ve restore etmesi için çağrıda bulunuyor.
Gaziantep’in kaybolmaya yüz tutmuş bu çeşmeleri, hem şehir tarihinin hem de su kültürünün değerli birer simgesi olarak ön plana çıkıyor. Tarihi çeşmelerin korunması ve restore edilmesi, kentin kültürel mirasının gelecek nesillere aktarılması açısından kritik önem taşıyor.