Gaziantep, 2025 yılının ilk çeyreğinde ciddi bir kuraklık tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Ocak, Şubat ve Mart aylarında oldukça düşük seviyede seyreden yağışlar, barajlardaki su rezervlerini kritik düzeye getirdi. GASKİ Genel Müdürü Hüseyin Sönmezer, mevcut su rezervlerinin hem içme hem de tarımsal sulama için yetersiz olduğunu vurgulayarak yaz aylarında yaşanabilecek su krizine karşı uyarılarda bulundu. Nisan ayıyla birlikte gelen yağışlar kısmi bir rahatlama sağlasa da bu miktarın uzun vadede yeterli olmadığını belirten Sönmezer, “Uzun yılların en kurak sezonunu yaşıyoruz. Ancak Nisan ayında nispeten yağış aldık. Barajımızda şu an 65 milyon metreküp su mevcut. Barajlarımız, içme suyu ve tarımsal sulama amaçlı kullanıldığı için, ilerleyen günlerde yeterli yağış olmazsa öncelik tabii ki içme suyudur.” dedi.
Uzun Yılların En Kurak Sezonunu Yaşıyoruz
Nisan ayındaki yağışlar dışında ciddi bir su artışı yaşanmadığını belirten Sönmezer, “Şunu söyleyebiliriz ki, uzun yılların en kurak sezonunu yaşıyoruz. Gaziantep’te 2025 Ocak ve Şubat ayları yağış olarak çok verimsiz geçti, hatta Mart da öyleydi. Ancak Nisan ayında nispeten yağış aldık. Barajımızda şu an 65 milyon metreküp su mevcut. Şu an itibariyle Gaziantep’in içme suyu ihtiyacını saatte 14 bin metreküplük suyu Düzbağ’dan temin ediyoruz. Yine saatte 5 bin metreküplük suyu da Kartalkaya Barajı’ndan temin ediyoruz. Asıl kaynağımız ise Düzbağ. Barajlarımız, içme suyu ve tarımsal sulama amaçlı kullanıldığı için, ilerleyen günlerde yeterli yağış olmazsa öncelik tabii ki içme suyu ve işve suyudur. Bir hafta daha yağışların devam edeceğini ve havaların serin gideceğini düşünüyoruz. Umuyoruz ki Nisan ayı verimli bir şekilde geçer.” şeklinde konuştu.
Barajlardaki Su Miktarı Yetersiz
Sönmezer, Gaziantep’in içme suyu ihtiyacını karşılayan barajlarda toplam 65 milyon metreküp su bulunduğunu, bu miktarın hem içme suyu hem de tarımsal sulama için yeterli olmadığını vurguladı. Sönmezer, “Barajlarımızda yeterince su bulunmuyor. Toplam suyun yüzde 70’i tarımda kullanıldığı için en çok etkilenecek kesim tarımdır. Biz, içme ve kullanma suyu tarafındayız ve sağlıklı suyu temin etme çabasındayız. Kaynaklarımız şu anda Maraş sınırlarında bulunan Düzbağ’dan ağırlıklı olarak temin ediliyor. Ayrıca Pazarcık’taki Kartalkaya Barajı ve Maraş Evri tarafındaki Mizmilli kıyılarından da su sağlıyoruz.” ifadelerine yer verdi.
Tarımsal Sulamada Sıkıntı Bekleniyor
Kuraklık nedeniyle en büyük riskin tarım sektöründe yaşanacağını belirten Sönmezer, “Tarımın olumsuz etkileneceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Bir aydır bu konulara yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Önümüzdeki günlerde, bu şehirde yaşayan vatandaşlar ve proje ortaklarımızla birlikte bir değerlendirme yapacağız. Topyekün bir şekilde, suyu daha tasarruflu kullanma konusunda ve projelerimizi hayata geçirme noktasında çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” dedi.
Bu Yıl Sulu Tarım Biraz Zor
Kuraklığa karşı DSİ ile yapılan toplantılar ve iş birlikleri kapsamında, şehir merkezi ve kırsal bölgelerde aşırı su tüketimini engelleyecek önlemler hayata geçirildiğini belirten Sönmezer, “Bu çerçevede, bu hafta hem DSİ ile toplantılar yaptık; kuraklıkla ilgili neler yapabileceğimizi ve kimlerle iş birliği yapabileceğimizi değerlendirdik. Yazın sorun yaşamamak için alternatif kaynaklar, yeni arıtma tesisi kapasite artırımları gibi çalışmalar da sürdürüyoruz. Biz de gereken tedbirleri alıyoruz. Sıkıntısız bir yaz geçirmek için elimizden geleni yapacağız. Tarımı da olumsuz etkileyecek bir kuraklık yaşıyoruz. Tarımla ilgili Tarım İl Müdürlüğü’nün çalışmalarının olduğunu biliyoruz, ancak sulu tarım bu yıl biraz zor gibi görünüyor.” Şeklinde konuştu.
Sönmezer: “Hedefimiz Sıkıntısız Bir Yaz”
Açıklamasında yaz aylarını sorunsuz geçirmeyi hedeflediklerini belirten Hüseyin Sönmezer, “Nisan ayındaki, yani bayramdan bu yana olan yağışlar, nispeten hem Aksu Havzası’nı hem de Göksu Havzası’nı biraz daha zenginleştirdi. Hem barajımıza hem de havzamıza gelen su miktarı arttı. Ancak bu, çok yeterli olmamakla birlikte alternatif kaynakları kullanarak sorunsuz bir yaz geçirmeyi planlıyoruz. Bu süreçte özellikle köylerde ve şehir merkezinde aşırı tüketime mani olacak şekilde, kuraklık eylem planları çerçevesinde hareket ediyoruz.” diye konuştu.
