Mide gribi veya mide gribi olarak da bilinen gastroenterit, sulu ishal ve kramplı karın ağrısı, bulantı ve kusma ve bazen ateş ile kendini gösteren bir mide-bağırsak enfeksiyonudur. Gastroenterit bebeklerde ve çocuklarda daha sık görülür. Havaların sıcak olmasıyla bu hastalığın görülme sıklığı artıyor. Çünkü mikroorganizmalar sıcak havalarda kolaylıkla çoğalarak gastroenterit dediğimiz bağırsak enfeksiyonlarına neden olabilir.
Mide soğukluğunun belirtileri nelerdir?
Bağırsak enfeksiyonu olarak da bilinen gastroenterit yaygın bir hastalıktır ve hastalar sıklıkla aynı semptomları yaşarlar. Bağırsak enfeksiyonu yani gastroenterit belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Bacaklarda ağrı,
Yorgunluk ve halsizlik,
Ani başlayan ve sulu bir şekilde devam eden ishal,
Karın ağrısı ve kramp,
Mide bulantısı ve kusma,
Aşırı susama ve mide ağrısı,
Ateş,
Baş ağrısı,
Sıvı kaybına bağlı olarak ciltte kuruluk olması ve ağızda kuruluk,
Tansiyon düşüklüğü,
Tüm semptomlar aynı zamanda ishal belirtisi olarak kabul edilir ve bir haftadan uzun sürerse ciddi bir enfeksiyona işaret eder. Bu nedenle tüm bu belirtilerin ortaya çıkması ve 1 haftadan uzun sürmesi halinde mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmanız gerekmektedir.
Gastroenterit neden oluşur?
Gastroenterit, virüs ve bakterilerin neden olduğu bir sağlık sorunudur. Günlük yaşamdaki birçok durum bu enfeksiyona yol açabilir. Bunlardan bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:
Bakteriler elinizden yediğiniz yiyeceğe geçebilir. Bu durum sindirim sistemi enfeksiyonlarına yol açabilir.
Soslar ve kremalı yiyecekler, halka açık olarak satılan yiyecek ve içecekler, pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri ve çiğ yiyeceklerin tümü enfeksiyona neden olabilir.
Dışarıdaki içeceklere eklenen buz, genellikle musluk suyundan yapıldığından enfeksiyona neden olabilir.
Havuzlara ve kirli okyanuslara girmek de enfeksiyonlara neden olabilir. Mümkün olduğu kadar temiz su enjekte edilmeli ve suyun yutulmamasına dikkat edilmelidir.
GASTROENTERİT TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?
Gastroenterit yani bağırsak enfeksiyonu genellikle dinlenme ve bol sıvı alımı ile 1 hafta içerisinde kendiliğinden geçen bir hastalıktır. Bu süreçte hastaların günde 2-2,5 litre su tüketmeleri gerekmektedir. Lif içeriği düşük ve sıvı içeren besinler tüketmeleri hastaların iyileşme süreçleri için önemlidir.
Tüketilen yemeklerin az yağlı olarak tüketilmesi ve mümkün olduğu kadar şeker tüketiminden de kaçınılması gerekir. Probiyotik içeren ayran, kefir ve yoğurt gibi besinlerin tüketilmesi de ishalin önlenmesi ve enfeksiyonun giderilmesi adına önemlidir. Eğer ateş varsa doktor tarafından parasetamol içeren ilaçlar hastalara önerilebilir.
