Türkiye Bankalar Birliği (TBB) tarafından yayımlanan verilere göre, 2025 yılının ilk üç ayında yalnızca aylık geliri 25 bin TL’nin altında olan 2 milyon 205 bin kişi, geçimlerini sağlamak için tüketici veya konut kredisi başvurusu yaptı.
Kredi artık geçim aracı oldu
Emekli, asgari ücretli ya da düşük maaşla çalışan milyonlarca kişi, temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için borçlanmaya mecbur kalıyor.
Ocak-Mart 2025 döneminde toplamda 6 milyon 594 bin 767 kişi tüketici ve konut kredisi kullandı. Bu sayının %70’ini ücretli çalışanlar oluşturdu.
Sabit gelire sahip emekliler ve asgari ücretliler, artan gıda, kira ve sağlık giderleri karşısında krediye yönelerek ayakta kalmaya çalışıyor.
Yüksek Faize Rağmen Kredi Kullanımı Arttı
TBB verileri, yüksek faiz oranlarına rağmen kredi kullanımında artış yaşandığını ortaya koydu. Ocak-Mart döneminde 607 milyar TL değerinde kredi kullandırıldı. Toplam kredi kullanıcı sayısı yıllık bazda %3 artarken, kredi hacminde %52’lik yükseliş kaydedildi.
Kredi kullanımında özellikle 56 yaş ve üzeri vatandaşların sayısındaki artış dikkat çekti. 2023’ün ilk çeyreğinde 641 bin olan 56 yaş üstü kredi kullanıcı sayısı, bu yıl 813 bine yükseldi. Emeklilerin krediye yönelme oranı ise %26,75 artış gösterdi.
Kredi Vadeleri Kısa, Geri Ödeme Yükü Ağır
Kullanılan kredilerin büyük bölümü 3 ila 12 ay vade aralığında geri ödeniyor. Bu vadelerde çekilen 25 bin TL’lik bir kredinin, kamu bankalarında aylık taksidi yaklaşık 3.105 TL, toplam geri ödeme tutarı ise 37.262 TL’yi buluyor. Özel bankalarda bu yük daha da ağırlaşıyor.
Faiz oranları kamu bankalarında ortalama %4.99, özel bankalarda ise %5.19 seviyesinde seyrediyor. Ekonomistler, kredi faizlerinin düşmesinin zaman alacağını belirtirken, düşük gelir grubunun bu süreci bekleyecek gücü kalmadığına dikkat çekiyor.
Geçim derdi borca dönüştü
Uzmanlar, kredi kullanımının ihtiyaçtan çıkıp bir geçim aracı haline gelmesinin ekonomik açıdan ciddi bir alarm verdiğine dikkat çekiyor. Gelirlerin artmaması ve temel yaşam giderlerinin yüksek seyretmesi nedeniyle, dar gelirli kesimin borçlanarak yaşamak zorunda kaldığı vurgulanıyor.
Sosyal politikaların güçlendirilmesi ve destek paketlerinin genişletilmesi gerektiği yönünde çağrılar artarken, milyonlarca vatandaş daha uygun şartlarla kredi kullanabilmek için bankaların kapısını çalmaya devam ediyor.