Gaziantep, yüzyıllardır yalnızca mutfağıyla değil, aynı zamanda hamam kültürüyle de Anadolu’nun en dikkat çekici şehirlerinden biri.
Osmanlı ve Selçuklu dönemlerinden günümüze ulaşan bu yapılar, hem mimari estetikleri hem de toplumsal işlevleriyle geçmişin izlerini bugüne taşıyor.
Temizliğin simgesi olmanın ötesinde, sosyalleşme ve eğlence mekânı olarak da kullanılan tarihi hamamlar, günümüzde bir yandan kültürel mirasın canlı örnekleri olurken, diğer yandan modern yaşamla uyum sağlayarak varlıklarını sürdürüyor.
Gaziantep’te Hamam Kültürünün Geçmişten Bugüne Yolculuğu
Hamam, tarih boyunca yalnızca “yıkanma mekânı” değil; aynı zamanda sohbetlerin yapıldığı, eğlencelerin düzenlendiği, kadınların ve erkeklerin sosyalleştiği alanlar oldu.
Osmanlı döneminde gelişen bu gelenek, Anadolu’nun birçok şehrinde olduğu gibi Gaziantep’te de güçlü bir şekilde yaşatıldı. Geçmişte hemen her mahallede bulunan hamamlar, halkın hem temizlik ihtiyacını karşılıyor hem de kültürel bir buluşma noktası işlevi görüyordu.
Gaziantep’te Tarihi Hamamlar
Zaman içinde modern banyoların ve spa merkezlerinin yaygınlaşmasıyla hamamlara olan ilgi azalsa da Gaziantep’te hâlen ayakta kalan birçok yapı geçmişin izlerini günümüze taşıyor. Şeyh Fethullah, Hüseyin Paşa (Tuğlu), Paşa Hamamı, Keyvanbey, İki Kapılı, Naip, Nakıpoğlu, Tabak, Eski ve Pazar Hamamı bu mirasın en önemli örnekleri arasında.
Gaziantep'te Hamamların Kullanım Şekli
Gaziantep’te hamamlar artık günlük yaşamın bir parçası olmaktan çok kültürel bir miras olarak önem taşıyor.
Modern yaşamın sunduğu kolaylıklarla birlikte sosyal işlevlerini büyük ölçüde kaybetmiş olsalar da, bu tarihi yapılar hem yerli hem yabancı turistler için kentin geçmişine açılan bir kapı olmayı sürdürüyor.
Günümüzde bu hamamların bir kısmı hâlâ kullanılmakta, bir kısmı ise bakımsızlıktan dolayı işlevini yitirmiş durumda. Özellikle düğün öncesi gelin hamamı, bekârlığa veda ya da asker uğurlama gibi etkinlikler hâlen geleneksel kullanım biçimlerinden biri olarak devam ediyor.
Gaziantep'te Öne Çıkan Tarihi Hamamlar
Naib Hamamı (1640): Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde adı geçen hamam, Osmanlı mimarisinin izlerini taşımaya devam ediyor. Bugün sauna, masaj, cilt bakımı, vitamin bar gibi modern hizmetlerle ziyaretçilerine hem geleneksel hem çağdaş bir deneyim sunuyor.
Tabak Hamamı: Kesme taşla haç biçiminde inşa edilen yapı, ortasındaki sekizgen havuzuyla dikkat çekiyor. Evliya Çelebi’nin bahsettiği bu hamamın tarihi 17. yüzyıl öncesine dayanıyor.
Yusuf Çelebi Hamamı (1993): Gelenekten kopmadan inşa edilen en yeni yapılardan biri. Osmanlı usulü sabun masajı ve geniş yıkanma alanlarıyla geleneksel hamam atmosferini yaşatıyor.
Büyük Paşa Hamamı (1577): Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılan hamam, mimari özellikleri ve sağlamlığıyla hâlen özgün işlevini sürdürüyor.
Göymen Hamamı: 20. yüzyıl ortalarında geçirdiği onarımlarla günümüze ulaşan yapı, klasik Türk hamam planına uygun şekilde tasarlanmış. Bir dönem sel baskınlarına maruz kalan hamamın içi Antep mermerleriyle kaplıdır.