Tapu işlemleri, harçlar ve emlak vergisi hesaplamalarında esas alınan metrekare birim değerine karşı artık her birey kendi adına dava açabilecek.
Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karar doğrultusunda, fahiş bulunan değerlerin iptali için hukuki yol açılmış oldu.
Ayrıca, bu kararla birlikte itiraz süresi 7 Eylül tarihine kadar uzatıldı. Yapılacak tek bir başvuru bile, aynı bölgedeki tüm mükellefler üzerinde etkili olabilecek.
2026-2029 yıllarını kapsayan metrekare birim değerleriyle ilgili önemli gelişmeler yaşanıyor.
Bu değerler, 2025 yılının Haziran ayı sonunda ve Temmuz başında belediyeler ile muhtarlıklarda ilan edildi.
Belirlenen rakamlar yalnızca emlak vergisini değil; tapu harcı, damga vergisi, değerli konut vergisi gibi birçok mali yükümlülüğü de doğrudan etkiliyor.
Bireysel Dava Hakkı Getirildi
Anayasa Mahkemesi’nin 2023’te verdiği önemli kararla birlikte artık sadece muhtarlar değil, her bir vatandaş, belirlenen metrekare birim değerlerine bireysel olarak dava açma hakkına sahip.
Bu karar, yüksek bulunan değerlerin iptali için yargı yoluna başvurma fırsatı sunuyor.
İtiraz Süresi 7 Eylül’e Uzatıldı
Yusuf İleri’nin Oda TV’de yayımlanan yazısına göre, ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açılması gerekiyor.
Ancak bu yıl söz konusu ilanlar büyük oranda adli tatil sürecine denk geldiğinden, dava açma süresi 7 Eylül 2025’e kadar uzatıldı.
Bununla birlikte, yıl sonuna kadar dava açılabileceğini savunan bazı mahkeme kararları bulunsa da bu durum kesinlik taşımıyor ve riskli kabul ediliyor.
Yüksek Değere Sessiz Kalmak Hak Kaybına Yol Açabilir
Emlak vergisinin temel dayanağını oluşturan arsa ve arazi birim değerleri, her yıl yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılıyor.
Dört yılda bir de belediyelerde oluşturulan takdir komisyonları tarafından yeni değerler belirleniyor.
Bu değerler, sadece vergi hesaplamalarında değil; miras işlemleri, intikal süreçleri ve tapu harçlarında da esas alınıyor.
Belirlenen değerlere ilişkin dava açma süresi içinde itiraz edilmediği takdirde, daha sonra yalnızca vergi tahakkuku sırasında yapılan itirazlar mahkemelerce çoğunlukla reddediliyor.
Bu yüzden hak kaybı yaşamamak için süresi içinde dava açmak büyük önem taşıyor.
Toplu Etki İçin Tek Bir Başvuru Yeterli Olabilir
Yusuf İleri’nin belirttiğine göre, bir sokak, mahalle ya da caddeye ilişkin olarak sadece bir kişinin başvuruda bulunması, o bölgedeki tüm mükellefleri etkileyebilecek bir sonucu beraberinde getirebilir.
Mahkeme, belirlenen değerin piyasa şartlarına göre çok yüksek olduğuna hükmederse, bu karar o alandaki tüm mükellefler için geçerli hale gelir.
Bu tür davalarda mahkemelerin dikkate aldığı başlıca dört kriter şunlardır:
Taşınmazın rayiç değeri
İnşa maliyeti
Kira getirisi
Yıllık üretim (istihsal) değeri
