Temmuz ayının yaklaşmasıyla birlikte, kamu ve özel sektör çalışanları 15 Temmuz’un resmi tatil olup olmadığını sorgulamaya başladı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında ülke genelinde anma törenleri ve çeşitli etkinlikler düzenlenecek.

Bu yıl pazartesi gününe denk gelen 15 Temmuz’da resmi kurumların kapalı olup olmayacağına göre planlarını yapmak isteyen vatandaşlar, resmi tatil takvimine odaklandı. Kurban Bayramı sonrasında 15 Temmuz’a denk gelen bu tarih, özel sektör çalışanları açısından da merak konusu oldu. Çalışılması halinde ek mesai alıp almayacaklarını sorgulayanlar, mevzuat bilgilerine yöneldi. Resmi tatil günlerinde kamu kurumlarının kapalı olduğu biliniyor.

15 Temmuz Resmi Tatil Mi?

15 Temmuz resmi tatildir ve bu yıl Salı gününe denk gelmektedir. Bu günün resmi tatil olarak kabul edilmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yasalaştırılmıştır. İlgili yasa şu şekildedir:

"MADDE 1- (1) Ankara İline bağlı “Kazan İlçesi”nin adı “Kahramankazan” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 2- (1) 17.3.1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ve 1 Mayıs günü” ibareleri “,1 Mayıs günü ve 15 Temmuz günü” olarak ve birinci fıkrasının (C) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“C) 1 Ocak günü yılbaşı tatili, 1 Mayıs günü Emek ve Dayanışma Günü ve 15 Temmuz günü Demokrasi ve Direnme Hakkı Günü tatilidir.”"

TBMM Tutanaklarına Yansıyan Kanunun Gerekçesi

15 Temmuz 2016’da, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki bir grup FETÖ mensubu üniformalı cuntacı terörist tarafından Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, demokrasiye ve milli iradeye yönelik hain bir darbe girişimi gerçekleştirildi.

Bu kalkışmaya karşılık olarak, başta Ankara ve İstanbul olmak üzere ülkenin dört bir yanında halk büyük bir cesaretle mücadele etti ve darbecilere geçit vermedi.

O gece, Aziz Milletimiz meydanlara çıkarak tanklara, namlulara, savaş uçaklarına ve helikopterlere karşı yalnızca inancından aldığı güçle ve çıplak elleriyle büyük bir direniş örneği sergiledi. Devletin kararlılığı ve milletin yekvücut iradesi karşısında, Fethullahçı terör örgütünün hain girişimi başarısızlıkla sonuçlandı.

Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere ülke genelinde yaşananlar, sadece bir darbe teşebbüsünün bastırılması değil, aynı zamanda bir milletin iradesine sahip çıkmasının da sembolü oldu.

İstanbul Boğaz Köprüsü'nde, Vatan Caddesi'nde, Taksim Meydanı’nda, TBMM’de, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, Ankara Emniyet Müdürlüğü ve diğer birçok noktada yaşananlar; ortaya konan direnişin boyutunu, karşılaşılan şiddetin ve vahşetin derecesini net biçimde ortaya koydu. Ancak tüm bu olayların arkasında, giderek daha iyi anlaşılan ve milletin ortak değerleriyle yoğrulmuş kahramanlık hikâyeleri bulunmaktadır.

O gece askeri birliklerde, darbe girişimini engellemek için tereddütsüz direniş gösteren askerler; tankların önüne kendilerini atan vatandaşlar ve her alanda cesurca mücadele eden insanlar, milletimizin ortak hafızasında ve tarihimizde daima hatırlanacaktır.

Kahramankazan’ın Anlamı

FETÖ’nün darbe teşebbüsüne karşı halkın gösterdiği kahramanlığın önemli adreslerinden biri de darbecilerin üs olarak kullandığı ve hava saldırılarını buradan yönettikleri Akıncı Hava Üssü’nün bulunduğu Kazan ilçesidir.

O gece Kazan halkı, kadın-erkek, genç-yaşlı demeden üssün önüne giderek büyük bir cesaretle direnmiş, jetlerin kalkışını engellemek için tarlasındaki mahsulleri yakarak örnek bir sivil duruş sergilemiştir. Bu nedenle ilçenin adı “Kahramankazan” olarak değiştirilmiş ve bu değişiklik, sadece Kazanlıların değil, o gece ülkenin her yerinde direniş gösterenlerin kahramanlıklarının TBMM tarafından onurlandırılması anlamına gelmiştir.

Toplumsal Mutabakat ve Ortak Direniş

15 Temmuz gecesi milletimizin gösterdiği destansı direnişin şekillenmesinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği, dönemin Başbakanı, siyasi parti liderlerinin ve tüm devlet kurumlarının kararlı tutumları belirleyici olmuştur. Bu nedenle, 15 Temmuz tarihi; Cumhuriyet ve demokrasi tarihimiz açısından taşıdığı önem nedeniyle “Demokrasi ve Özgürlükler Günü” olarak kabul edilmiş ve ilgili kanun teklifi TBMM’nin takdirine sunulmuştur.

Editör Hakkında