Allah (c.c) yeryüzünde yarattığı her canlıya dünyada yaşaması için belirli bir yaşam süresi vermiştir. Kimileri daha bebek iken hayata gözlerini yumabiliyor iken kimileri çocukluğunda, gençliğinde ya da yaşlılığında ahirete göç edebiliyor. Allah (c.c) tarafından kendilerine verilen ömür ne kadar ise kişi takdir edilen o süreyi doldurunca muhakkak ölecektir. Ölümün ilahi bir kuralın sonucu olduğu kitabımız olan Kuran-ı Kerim'in ayeti kerimesinde şöyle zikredilmektedir: “Her nefis ölümü tadacaktır” (Enbiya, 35; Âl-i İmran, 185; Ankebût, 57). Peygamberler bile vakti geldiğinde vefat etmişken hiç kimsenin bu dünyada ölümsüz olabilmesi mümkün değildir. Allah, bu gerçeği Kur’an’da şöyle ifade eder: “(Ey Peygamberim!) Biz senden önce hiçbir beşere ölümsüzlük vermedik. Şimdi sen ölürsen onlar ebedi mi kalacaklar?” (Enbiya, 34) Toplum içerisinde sıklıkla kullandığımız bir kavram olan ''ölüm'' çeviride ''mevt'' olarak da geçmektedir. Manasına baktığımızda ise bedene canlılık veren gücün artık olmaması yani ruhun bedenden ayrılma olayıdır.  Bu kelime Kuran-ı Kerim'de “hayat” sözcüğünün zıddı olarak kullanılmıştır. (bk. Nahl, 21) Peki herkesin ölüm vakti belli midir? Ecel ve kader ilişkisi...

Ecel vakti değişir mi

Önceden tespit edilmiş zaman ve süre manasına gelen ecel kelimesi bizlere ölüm anını ifade etmektedir. Araf Suresi 34. ayette: ''Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri gelince ne bir an geri kalırlar ne de bir an ileri gidebilirler.'' buyurulmaktadır. Hiçbir mazeretten dolayı değiştirilmesi mümkün olmayan ecelle ilgili bazı hayırlı davranışların ve ibadetlerin ömrü arttırdığına yönelik yorumlarda bulunmaktadır.

Ehl-i sünnet bilginlerine göre; savaşta ya da başka kimseler tarafından öldürülen kimseler de tıpkı vaktiyle kendiliğinden ölenler gibidir, hiçbir farkı yoktur. Ölüm zamanı gelen kimsenin bir şeyden dolayıymış gibi görülen ölüm sebebi vefat etmesine sadece vesiledir. Yani başkası tarafından öldürülen kimse o kişiyi öldürmekle o kişinin ecelini öne almış olamaz. 

Sadaka ömrü uzatır mı? Sadaka veren kimse...

Hayatımızda yaşanmış ve yaşanacak şeylerin özetle her şeyimizin detaylı bir şekilde yazılı olduğu kaderimizin defteri olan Levh-i Mahfuz'da doğum zamanı ile beraber elbette ölüm tarihimizde bellidir. Peki halk arasında sadaka vermenin ömrü uzattığı yanlış bir bilgi midir? Elbette hayır değildir.

Ancak buradaki asıl mesele sadakanın yıl olarak ömrü uzattığı değil mecazi anlamdaki sadaka verme ile hayırlı ve salih amellerle ömrün geçmesidir.

Nasıl ki bir kişi az yaşasa ama çok ibadet etse, çok yaşayıp az amel işleyene göre daha hayırlı ise buradaki sadakanın da ömre bereket kattığı anlamına gelmektedir. Dolayısıyla verilen sadakalarla hayırlı bir ömür geçirmiş olunur.

Kaynak: yasemin.com.tr