“Lösemi bulaşıcı değildir, tedavi edilebilir”
Löseminin kemik iliğinde kan hücrelerinin kontrolsüz çoğalmasıyla ortaya çıkan bir hastalık olduğunu ifade eden Doç. Dr. Çakmak, “Öncelikle, lösemi bulaşıcı değildir. Ayrıca sadece kalıtsal değildir; genetik değişiklikler ve çevresel faktörler de etkili olabilir.” dedi.
Kemoterapiye dair olumsuz algılara da değinen Çakmak, “Modern ilaçlar ve destek tedavileri sayesinde çocuklarda kemoterapi çok daha kolay tolere ediliyor. Tam iyileşme oranı çocuklarda yüzde 95’e kadar çıkabiliyor.” ifadelerini kullandı. Kök hücre naklinin tek çare olmadığını belirten Çakmak, hedefe yönelik ilaçlar ve immünoterapilerle birçok çocuğun nakil yapılmadan da tamamen iyileşebildiğini söyledi.
Bir çocuğa yeniden hayat verme gücü
Lösemi tedavisinde kan ve kök hücre bağışının hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Çakmak, sağlıklı bireylerin belirli şartları taşıması hâlinde bağış yapabileceğini belirtti. “18–65 yaş aralığında, en az 50 kilogram ağırlığında ve genel sağlık durumu iyi olan herkes kan verebilir. Son dönemde enfeksiyon geçirmemiş, antibiyotik kullanmamış, dövme veya piercing yaptırmamış olmak gerekir. Ayrıca bulaşıcı hastalık taşımamak şarttır.” dedi.
Erkeklerin yılda dört, kadınların ise üç kez kan verebileceğini belirten Çakmak, bağışlar arasında en az iki ay bulunması gerektiğini hatırlattı. Kemoterapi sürecinde alyuvar ve trombosit değerleri düşen çocuklar için bu bağışların yaşamsal öneme sahip olduğunu vurguladı: “Her bir kan bağışı, bir çocuğa yeniden hayat verme gücüne sahiptir.”

Kök hücre bağışı: İkinci bir hayat armağanı
Kök hücre bağışının lösemi ve diğer kan hastalıklarının tedavisinde yaşam kurtarıcı bir yöntem olduğunu belirten Çakmak, “18–50 yaş arası, sağlıklı ve kronik hastalığı bulunmayan herkes kök hücre bağışçısı olabilir. Bağışçı olmak için yalnızca birkaç tüp kan örneği vererek TÜRKÖK sistemine kayıt yaptırmak yeterlidir.” dedi.
Kök hücrelerin hastanın kemik iliğinde bozulmuş kan yapımını yeniden başlattığını ve kalıcı iyileşme şansı sunduğunu belirten Çakmak, “Her kök hücre bağışı, bir lösemi hastasına ikinci bir hayat armağan etme potansiyeline sahiptir.” ifadelerini kullandı.
“Her yeni gün bir başarı hikâyesi”
Lösemiyle mücadele eden çocuklara ve ailelerine umut dolu bir mesaj veren Doç. Dr. Hatice Mine Çakmak, “Çocukluk çağı lösemisi artık tedavi edilebilir bir hastalıktır; her yeni gün, bilim ve umutla daha fazla çocuğun sağlığına kavuştuğu bir başarı hikâyesidir.” diyerek açıklamasını tamamladı.




